Başta Doğu ve Güneydoğu illeri olmak üzere birçok şehirde
gerçekleştirilemeyen mitral kapak yetmezliği ameliyatı, Diyarbakır'daki özel
bir hastane de yapıldı.
Daha çok bayanlarda görülüp erkeklerde de görülen ve
genellikle çarpıntı, çabuk yorulma, batma şeklindeki ağrılar ile çoğunlukla
kalp içine bakılırken tespit edilen Mitral valv prolapsusu, halk dilinde mitral
kapak yetmezliği olarak biliniyor.
Yaklaşık 22 yıl önce kendisinde mitral kapak yetmezliği olduğunu fark eden ve rahatsızlığının birinci derece olduğunu öğrenen Temur Demirkıran isimli hasta, 2020'den itibaren ciddi manada yorulmalar hissetmesi üzerine doktora başvurdu.
Yapılan tetkikler sonucu rahatsızlığının ilerleyerek 4'üncü
dereceye ulaştığını ve ameliyat gerektiğini öğrenen hasta Demirkıran'a, yaptığı
araştırma sürecinde bölgede bu ameliyatın yapılmadığı söylendi.
Son olarak Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Sinan
Demirtaş'la tanışan Demirkıran, Diyarbakır'da ameliyat olmaya karar verdi.
"Bu
rahatsızlıklar oldukça sık görünen bir durumdur ama herkeste hastalık haline
gelmez"
Başlatılan tedavi, ameliyat ve sonrasında hastanın sağlık
durumu hakkında bilgi aktaran Dr. Demirtaş, bu ameliyatın Diyarbakır'da ilk kez
yapıldığını belirtirken kalp kapağı tamirinde hiçbir parçayı kesmeyerek
orijinal yapıyı koruduklarını ve olumlu sonuç aldıklarını belirtti.
Mitral kapak yetmezliğinin tanımını yapan Demirtaş,
"Mitral valv prolapsusu, kalp kapağında çökme ya da paraşüt mitral kapak
dediğimiz kalbin sol kulakçığı ve karıncığı arasında akciğerlerden temizlenen
kanın sol ventrikül karıncığa geçip pompalandığı kapakçıktır. Normalde onları
kalbin kaslı tabakasına tutan kaslar ve chorda tendinea iplikçik şeklinde
yapılar mevcuttur. Bu rahatsızlıklar oldukça sık görünen bir durumdur ama
mitral valv prolapsusu herkeste hastalık haline gelmez." dedi.
Hasta Demirkıran'ın sağlık şikayetine ilişkin konuşan
Demirtaş, "Onları tutan korde denilen iplikçik şeklindeki yapılarda kopma
olduğundan birbirlerine birleşmesi gereken kapakçıklar; hastamızda rentkül
tarafına açılıp geriye kaçırmamaya sağlamıştı. Bu da akciğere doğru basınç
yüklenmesine ve temiz kanın geri dönüşümünde engellenmesine neden oluyor,
temizlenmek üzere kalbe pompalanan kanın gidememesiyle kalbinde de basınç
yüklenmesi ve Triküspit kapakta da yetmezlik durumu ortaya çıkmıştı."
ifadelerini kullandı.
"Kapağı tamir
ederken hiçbir parçayı kesmeyerek orijinal yapıyı koruduk"
Bu tür hastalıklardaki yaklaşımlarının tamir edilmesi yönünde olduğunun altını çizen Demirtaş, "Türkiye'de bunu belli merkezde yapılmakla birlikte bölgemizde fazla yapılabilen bir işlem değildir. Daha önce ring şeklinde ya da farklı kapaktan rezeksiyon yapıp daraltma şeklinde uyguladığımız tekniklerle cerrahi işlemler vardı ama bu hastamızda ilk defa hem antireor hem de posterior kapakta yetmezlik vardı. Burada P2 ve P3 dediğimiz yapıya antireor lifle beraber neokordayla yapay iplikçik yapılar transfer ederek mitral kapak etrafına suni ring halka şeklinde bir yapı koyduk." şeklinde konuştu.
Şu anda hem hastamızın şikayetleri gerilediğini hem de ekosundan
da bakıldığı üzere kaçağın düzelmiş durumda olduğunu söyleyen Demirtaş, şu
ifadeleri kullandı:
"Biraz zor bir ameliyat oldu. Kapağı kesip tamir
ederken çıkarıp takmak daha kolay oluyor fakat mümkün olduğunca orijinal yapıyı
korumak en önemli olanıdır. Bu hastamızda da hiçbir parçayı kesmedik, dokuyu
kendi üzerinde katlama şeklinde ayarlayarak neticesinde güzel bir sonuç aldık.
Hastamız, ameliyatı gerçekleştikten 4-5 gün sonra taburcu edildi. Genç hasta
olduğu içinde hızlı toparlandı. Erken dönemlerde kan sulandırıcı bir iğne
yapılacak. Metal kapak takılan hastalarda ömür boyu kullanımı gereken varfarin
denilen bu ilaç, hastamızın en büyük avantajı olacak. Dokunun içerisinde
endotelize olunca ya da kalbin kendi hücreleri orayı kaplayıncaya kadar 6 aylık
süre zarfında kullanılacak." diye belirtti.
"En belirgin
şikayet: Çarpıntı"
Demirtaş, "Ameliyata girerken de hastamıza hep şu
ihtimali dile getiriyoruz, 'Bu kapak tamir edilemeyebilir. Tamir edilemediğinde
mecburen mevcut kapağı söküp yeni kapak, protez kapak takılacak.' diye. Çok
şükür sonucu iyi oldu. Kaçak yetmezliği tamamen sıfıra inmiş, sağ kalp
yetmezliğe bağlı triküspit yetmezliği fonksiyonel olduğu için burası düzelince
oranında düzeldiğine şahit olduk. Akciğer damarlarındaki basınç da düşmüş ve şu
an her şey orijinal gözüküyor." dedi.
Bu hastalık oldukça sık görülen bir durum olduğunu ama
herkeste rahatsızlık verecek, patolojik haline gelip ameliyat olmayı
gerektirecek boyuta ulaşmadığının altını çizen Demirtaş, "Şikâyet genelde
çarpıntıdır. Stres, korku faktörü veya biraz da efor sarf etmek gibi durumlar
bunu tetikleyebilir. Her çarpıntı mutlaka bunu gerektirmeyebilir veya her
mitral valv prolapsusu ameliyatı gerektirecek bir işlem değildir."
ifadelerini kullandı.