Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İbrahim
Akın konu hakkında önemli bilgiler verdi.
Sizinde belirttiğiniz gibi bahar mevsimi gibi polen, çiçek
tozu gibi alerjik ajanlara maruziyetin en üst seviyede olduğu zamanlarda
alerjik hastalık sıklığında ciddi artışlar olmaktadır. Bu zamanda saman nezlesi
olarak da bilinen Alerjik Rinit, Alerjik Konjonktivit, Alerjik Bronşit gibi
hastalıklarda ciddi artışlar olabilmektedir. Bu hastalıklar tek başlarına
olabildiği gibi birden fazla hastalığın beraber görüldüğü durumlarla da
karşılaşabilmekteyiz.
Bu hastalıklarda görülen başlıca şikayetler nelerdir?
Alerjik rinit (Saman nezlesi) olan hastalarda her gün
defalarca hapşırık, su gibi burun akıntısı ve sürekli burun kaşıntısı
şikayetleri ön planda olmaktadır. Bu hastalar kendilerini gripmiş gibi
hissetmekte bazen ek olarak kulakta ve damakta da kaşıntı hissi
oluşabilmektedir. Sürekli olan burun akıntısından dolayı hastalar sürekli burun
çekme burun temizlemek zorunda kaldıkları için sosyal ortamlarda problem
yaşamaktadırlar. Ayrıca burun iç kısmında konka dediğimiz halk arasında burun
eti olarak bilinen yapılarda da hipertrofi (şişme-büyüme) olduğu için bu
hastalar burundan rahat nefes alma problemi de yaşarlar ve genelde ağzı açık
uyurlar. Onun dışında alerjik rinitle beraber olabileceği gibi tek başına da
olabilen alerjik konjonktivit hastalarında gözlerde kızarıklık, kaşıntı sulanma
gibi problemler görülür. Alerjik bronşitte ise sürekli kuru öksürük nefes darlığı
gibi problemler ön plandadır.
Bu alerjik hastalıklarda tanı nasıl konulmaktadır?
Öncelikle tanı konusunda uzman bir hekim tarafından
konulmalıdır. Alerjik hastalıklar enfeksiyöz problemler ile karışabilmekte
yanlış tedavi sonucunda ise ciddi problemler ortaya çıkabilmektedir. Öncelikle
ayrıntılı anamnezi (hikayesi) alınan hastalarımıza daha sonra ayrıntılı Kulak
Burun Boğaz muayenesi yaparak tanı koymakta problemin derecesine göre de tedavi
başlamaktayız. Bu tür hastalarda birtakım kan ve alerji testleri yapılsa da
kendi pratiğimde birçok zaman tanı koymak için bunlara ihtiyaç duymamaktayım.
Bu hastalıkların tedavisinde ne önerilmektedir?
Bu hastalıklarda problemin tek başına, farklı alerjik
hastalıklar ile beraber olmasına ve problemin şiddetine göre farklı tedaviler
önerilebilmektedir. Genel olarak alerjik burun spreyleri, alerjiye yönelik
haplar, burun yıkama solüsyonları, göz damlaları, akciğerlere yönelik inhaler
ilaçlar kullanılmaktadır. Genelde ilkbahar-yaz mevsimlerinin geçmesi le
şikayetlerde ciddi anlamda azalmaktadır. Burada önemli olan bir olayın altını
çizmek istiyorum. Alerjik rinit dediğimiz saman nezlesinin ameliyat ile bir tedavisi
bulunmamaktadır. Sadece nefes alma problemi çok yoğun olan hastalarda nefes
almayı iyileştirmek için çeşitli cerrahi müdahaleler yapılabilmekte kaşıntı,
hapşırık için yine hastalar ilaç kullanmaya devam etmektedirler. Bunun dışında
yerleşim yeri değiştiren hastalarda şikayetler kendiliğinden de
geçebilmektedir.
Sonuç olarak insanların günlük yaşam kalitesini ciddi
anlamda etkileyen alerjik hastalıklarda ayrıntılı muayene ve doğru tedavi
sonrasında yaşam kalitesinde pozitif değişiklikler olmakta ve bu problemlerin
üstesinden gelinmektedir. (İLKHA)