Irak’tan, Suriye’den,
Afganistan’dan veya başka ülkelerden gelen kardeşlerimize yardımcı ve
dertleriyle hemhal olmamızın çok önemli olduğunu belirten İmamoğlu, Bu
insanların zor durumda olduğunu ve hiç kimsenin memleketini keyfi olarak terk
etmediğinin altını çizdi.
Başımıza böyle bir şey
geldiği zaman Müslüman bölgelere sığınmak zorunda kalacağımızı söyleyen
İmamoğlu, bizlere düşen fırsat ölçüsünde onlara yardımcı olmak ve bir
misafirperverlik örneği göstermek olduğunu söyledi.
Ülkemizde oldukça
fazla sığınmacının olduğunu söyleyen İmamoğlu, “Irak, Suriye, İran, Afganistan
gibi bölgelerden gelen insanlara karşı nasıl davranmalıyız? Bunlara nasıl
davranacağımızla ile ilgili geçmişimizde çok güzel örnekler var. Peygamber
Efendimizin (Sallalllahu Aleyhi Vesellem) hayatına baktığımız zaman Ensar ve
Muhacir kardeşliğini görüyoruz. Yani bir yerden başka bir yere göç eden
manasındaki Muhacir, daha çok artan baskı ve eziyetlerin tahammül edilemez bir
hal alması sonucu Medine’ye hicret eden Mekkeli Müslümanlara verilen addır.
Mekke’den Medine’ye hicret eden Muhacir kardeşlerimize kucak ve gönüllerini
açan Medineli Müslümanlara da Ensar deniliyor. Ensar, çokça yardım eden Muhacir
ise bir yerden başka bir yere göç edenlerdir.” şeklinde konuştu.
“Kur’an-ı Kerim’de
birçok yerde müminlerin birbirilerine destekçi olmaları husussunda ayet-i
kerimeler var”
Bugün olduğu gibi o
gün de Mekkeli Müslümanların Medine’ye giderken yanlarında hiçbir şey
götürmediklerini hatırlatan İmamoğlu, “Çünkü zorluk çekiyorlardı, bir zorbalık
ve üzerlerinde baskı vardı. Yanlarında bir şey götürme imkanları olmadan
kendilerini ve çocuklarını zulümden kurtarmak için Medine’ye gittiler. Onlar,
İslam’ı yaşayan insanlardı, suçları Müslüman olmaktı. Müslüman olduklarından
dolayı böyle bir sıkıntıyla karşı karşıyaydılar. Ama asıl büyük görev, onlara yardımcı
olan Medineli Müslümanların göreviydi. Yani onlara ilgi göstermeseydiler ve
yardım olmasaydılar ne olacaktı O Muhacirlerin hali? Medineli Müslümanlar,
‘Bütün müminler kardeştir’ ayetine inanıyorlardı. İşte kardeş olan bütün
müminler birbirlerine destek ve yardımcı olmalıdır. Kur’an-ı Kerim’de birçok
yerde müminlerin birbirilerine destekçi olmaları hususunda ayet-i kerimeleri
görüyoruz.” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, “Medineli
Müslümanlarda muhtaçtı. Kendileri çok geniş imkanlara sahip olmamalarına rağmen
ne yaptılar? Mekke’den kalkıp Medine’ye gelen kardeşlerine yardımcı oldular.
Bin 500 sene önceki örneklik, başlarına bu hal gelenler için karşıdakinin ne
yapması gerektiği hususunda güzel bir örnektir. Bazıları emellerini yerine
getirmek için saldırılarda bulunuyorlar. Bu saldırılarda yaşlı veya genç
olanlar başka ülkelere sığınmak zorunda kalıyorlar, bunlara biz mülteci
diyoruz. Bizim bunlara karşı kucak açmamız ve yardımcı olmamız çok önemlidir,
kardeşlik gereğidir. Müslüman olmayanlar da böyle bir durumla karşılaşırsa
onlara da yardımcı olmak zorundayız ama hele Müslüman ise daha çok yardımcı
olmalıyız.” dedi.
Ülkemizin yıllardır
mülteci kardeşlerimize kucak açtığını söyleyen İmamoğlu, “Hamdolsun ülkemizde
yıllardır kardeşlerimize kucak açıldı. Çok ciddi destek ve yardım edenler var.
Ancak bu işin farkında olmayan, kardeşliğin halen ne olduğunu anlamamış veya
daha farklı ideolojik anlayışlarla ‘Nereden geldiler bunlar’? şeklinde kaba
davranan, farklı farklı düşünceye sahip olan ve onları rahatsız eden
insanlarımız yok mu? Maalesef var ama asıl olan bunlara yardımcı olmaktır. Öyle
düşünenlere de yanlış düşündüklerini anlatmamız gerekiyor. Allah korusun yarın
bizim başımıza da aynı şey gelebilir. Bizim başımıza geldiğinde biz ne
yapacağız? Yunanistan’a doğru gitme imkânımız yok. O taraf ta bizi barındıracak
ve sahip olacak anlayış mümkün değildir. Şu anda insanları canlı canlı denize
atıyorlar, bu kadar vahşet yaşanıyor. Başımıza böyle bir şey geldiği zaman
Müslüman bölgelere sığınmak zorunda kalırız.” diye belirtti.
“Bu kardeşlerimiz
zor durumdalar, hiç kimse memleketini keyfi olarak terk etmez”
İmamoğlu, “Bu
kardeşlerimiz zor durumdalar, hiç kimse memleketini keyfi olarak terk etmez.
Nasıl ki Mekkeli Müslümanlar zorunluluktan dolayı yurtlarını terk ettiler
Medineli Müslümanlar yardımcı oldularsa bugünde bizlerin ne yapması lazım?
Gelen kardeşlerimize yardımcı ve dertleriyle hemhal olmamız çok önemlidir.
Çünkü Peygamber Efendimiz Hadis-i Şeriflerinde ‘Komşusu aç iken tok yatan
bizden değildir’. Buyurur. Yani ‘bana ne, ne olursa olsunlar’ şeklinde bir
Müslüman bunu diyemez. Biz, Peygamberimizin bu Hadis-i Şerifini çok
önemsiyoruz. Yine Peygamberimizin bir başka Hadis-i Şeriflerinde ‘Müminler
birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta, birbirlerini korumakta bir vücuda
benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman diğer uzuvlar da bu sebeple
uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.’ Buyurarak Müslümanın hassasiyet
içerisinde olması gerektiğini Efendimiz bizlere haber veriyor.” ifadelerini kullandı.
Diyarbakır'da da ciddi
anlamda bu durumda olan kardeşlerimizin var olduğunu dile getiren İmamoğlu,
“Bizlere düşen bu kardeşlerimize fırsat ölçüsünde yardımcı olmak ve onlara bir
misafirperverlik örneğini göstermektir. Hamdolsun ülkemiz misafirperverlikte
dünyada öncü ülkelerdendir. Ama maalesef üzülerek ifade edelim ki böyle kendini
bilmez, İslam'dan belki tam nasibini almamış, İslam kardeşliğinin ne olduğunu
henüz benimseyememiş birtakım insanların bunlara tepki göstermesi ve karşı
çıkması bunu da doğal karşılamak lazım. Bunlara da anlatmak gerekiyor. Yani bu
düşüncelerinin yanlış olduğunu, İslam'ın ruhuna uymadığını, İslam'ın bir yardım
dini olduğunu, darda kalana elini uzatma dini olduğunu, bir kardeşlik dini
olduğunu, bir selam ve barış dini olduğunu hatırlatmamız lazım. Allah, bu
kardeşlerimize de o anlayışı nasip eylesin. Aslında aynı zamanda imtihan
olunuyoruz, yani onlar şu anda bizim imtihanımızdır. 'Başına sıkıntı gelen
Müslümanlara karşı diğer Müslümanlar ne yapıyor, yardımcı oluyor mu ve onların
elinden tutuyor mu?' diye biz de imtihan oluyoruz. İnşallah bizler de bu
imtihanı başaranlardan oluruz. Allah her birimizin yar ve yardımcısı olsun.”
şeklinde konuştu.