Kurban kesmenin fıkhi hükmü, çeşitleri, yükümlülükleri
hakkında bilgi veren İTTİHADUL ULEMA üyesi Molla Mehmet Şenlik, özellikle
etinin dağıtılması, taksimlendirilmesi ve dağıtım yolları konularında önemli
tavsiyelerde bulundu.
Kurban'ın ümmet fertleri arasında muhabbetin artmasına ve
kaynaşmaya vesile olduğunu söyleyen Şenlik "Kurban sayesinde Müslümanlar
birbirleriyle yakınlaşıyor. Zengin ve fakirin arasındaki uçurum kapanıyor ve
yılın 12 ayında evinde et yiyemeyen bir insan et yediği zaman kurban kesen herkese
dua ediyor. Dua etmese bile tadı hissettiğinde o hayır, kurban sahiplerine
ulaşır." ifadelerini kullandı.
"Kurban kesmek
Şafilerde sünnet-i müekkede, Hanefilerde vaciptir"
Kurban kesmenin fıkhen hükmüne de değinen Şenlik
"Kurban kesmek İslam fıkhında Şafii mezhebine göre sünnet-i müekkededir.
Hanefi mezhebine göre ise vaciptir. Hazreti Peygamber döneminde Bayram Namazı
çok kalabalık olduğu için meydana çıkıp orda kılınırdı. Orda ilan ediyor,
'Durumu olup da kurban kesmeyen biri bizim musallamıza yani namaz kıldığımız
yere yaklaşmasın.' diye." şeklinde konuştu.
İslam'da yer alan kurban çeşitlerini anlatan Şenlik
"Kurban çeşitleri arasında Adak kurbanı vardır. Adak, kişinin bir işin son
bulması halinde adadığı sözdür. Örneğin, 'Şu hastam iyileşirse, borçlarımı
bitirirsem, kazadan beladan sağ salim kurtulursam kurban keseceğim.' dediği
zaman o kişinin kurban kesmesi vacip olur ve onu kesmek zorundadır. O kurbanı
kestiğinde onu yiyemez, ev halkına da yediremez ve dosta-komşuya da dağıtamaz.
O et, sadece zekât düşecek fakirlere, yoksullara verilir. Adak olduğu zaman
doğrudan kendisine zekât düşenlerin hakkı oluyor. Onların hakkını alıp başka
birine veremezsiniz." dedi.
"Kurban
bağışları için hayır kurumlarının tercih edilmesi daha isabetlidir"
Şenlik "Akika kurbanını ise çocuk doğduğundan yedinci
güne kadar kesmek sünnettir. O süre içinde kesmese de sonra kesebilir on beş
yaşına kadar. Çocuk buluğ çağına ulaşınca artık kendisine vacip olur, velinin
üzerinden kalkar. Akika kurbanını kesen kişi ondan yiyebilir ama daha çok
fakirlere ve komşulara verilir. Akikanın biraz farklı boyutları vardır. Bazı
âlimlere göre pişirilip öyle verilir, kimi âlimlere göre kemikleri kırmadan
dağıtılır. Bu kaidelere ve kurallara uyulmalı." diye belirtti.
Günümüzde kurbanları yerine ulaştırmak için kendini ortaya
koyan hayır kurumları, vakıflar, medreseler, Kur'an kursları, cemiyetler ve
derneklerin olduğunu dile getiren Şenlik, kişinin kurbanı alıp bu kurumlara
verebileceğini hatta bu kurumların et dağıtma alanının daha geniş olduğunun
altını çizdi.
"Kurban etine
muhtaç fakirlerin olduğu unutulmamalı"
Dünyadaki birçok İslam ülkesinde yaşayan Müslümanların
imkansızlıklarla geçen yaşamına değinerek onlara da yardım edilmesi gerektiğini
hatırlatan Şenlik, şu ifadeleri kullandı:
Fakirler arasında da öncelik, sonralık vardır. Daha çok aç
insanlar vardır; Afrika'da, Yemen'de, Filistin'de aç kalmış, evi barkı
yıkılmış, savaş mağduru insanlar vardır. Oralara kurban gönderilmesi daha
önemlidir, onlar daha muhtaçtır. 'Türkiye'deki fakirler oraların zenginidir'
diyebiliriz. Çünkü adam orada kuru ekmek bulamıyor. Hayvan derisinin kurumuş
olan postunu suya atıp kaynatan ve o su ile hayata tutunan insanlar var. Eti
yenilmeyecek köpek, kedi gibi hayvanları kesip yiyen insanlar var. Rabbim bizi
açlıkla terbiye etmesin.
Kurban Bayramı'nda durumu iyi olanın kurban kesmesi
gerektiğini belirten Şenlik, "Hanefi mezhebinde evin reisi kesse
diğerlerinin üzerinden kalkıyor. Şafii mezhebinde sünneti müekkededir.
Sünnettir denildiği zaman sanki önemsizdir diye yanlış bir anlaşılma var. Şafi
mezhebindeki sünnet-i müekkede, Hanefi mezhebinde vacibin karşılığıdır. O
denkte bir ibadettir, bu ibadeti ihmal etmemek lazım. Gücü olan birinin Kurban
Bayramı gününden teşrik günlerine kadar kurban kesmesini tavsiye ediyorum,
kesmeleri de gerekir." ifadelerini kullandı.
"İslam mal
sahiplerini kurban kesmeye, zekât ve sadaka vermeye teşvik etmiştir"
İslam'ın mali durumu iyi olanları hayır yapmaları konusunda
teşvik ederken ihtiyaç sahiplerine kolaylıklar tanıdığının altını çizen Şenlik,
"İslam; esnektir, fakir fukaradan yanadır, onlara tolerans tanımıştır. Mal
sahiplerini, varlık sahiplerini sürekli teşvik etmiş, hayır yapmayı, kurban
kesmeyi, zekât ve sadaka vermeyi teşvik etmiştir." diye belirtti.
Kurban kelimesinin manasına da değinen Şenlik, "Kurban,
'kerube' kökünden geliyor. Yakın olmak, yaklaşmak manasına gelir. İnsanlar
kurban keserek Allah'a yaklaşıyor. Kestiğimiz kurbanın kendisi de kanı da
Allah'a ulaşmıyor. Kanı yere dökülüyor, eti fakir fukaraya dağıtılıyor. Allah'a
ulaşan takvamızdır. O takva ile kurban kesmek lazım. İmkânı olan kesmiyor,
kaçıyorsa yazıklar olsun!" dedi.
Kurban Bayramı
mesajını da ileten Şenlik, şöyle devam etti:
"Kurban Bayramı'nın bütün Müslümanların; huzuruna,
mutluluğuna dini, dünyevi ve uhrevi saadetlerine vesile olmasını temenni
ediyorum. Darda ve zorda bulunan kim varsa, ümmetin hangi coğrafyasında olursa
olsun, Rabbim onlara hayır kapılarını açsın, bir ferec kapısını açsın, onları
da genişliğe, mutluluğa kavuştursun. Bize de onlara yardımcı el olmayı nasip
etsin. Şimdiden herkesin bayramını tebrik ediyorum."