Dünyanın en istikrarsız ülkelerinden Afganistan'da, 40
yıldan bu yana kesintisiz bir şekilde komşu ülkelere, Türkiye ve Avrupa'ya
göçmen akını yaşanıyor.
UNHCR'nin verilerine göre, 2020'de Türkiye'de kayıt altına
alınan Afgan sığınmacıların sayısı 116 bin civarında.
En son 14 Nisan'da güncellenen verilere göre ise 2021'in
başından bu yana 12 bin civarında Afgan kayıt altına alındı.
Afgan göçmenlerin kimileri, yolculukları esnasında ölüm ve
yaralanma olaylarına maruz kalıyor.
Göçmenler ayrıca, açlık ve susuzlukla sonuçlanan uzun
yolculuklar neticesinde Türkiye'ye gelerek buradan ya batıdaki şehirlere ya da
Avrupa'ya yasa dışı yollardan göç etmeye çalışıyor.
En önemli
duraklarından biri Diyarbakır otogarı
Göçmenlerin Türkiye'deki en önemli duraklarından biri de
Diyarbakır'daki şehirlerarası otogar olarak dikkat çekiyor.
Her gün onlarca kişilik gruplar halinde otogar çevresinde
kümelenen Afgan göçmenler, halkın gözünden de kaçmıyor.
Büyük umutlarla ülkelerinden kaçan Afgan göçmenlerin,
özellikle insan kaçaklığı yapan şebekelerin kıskacında olduğu belirtiliyor.
Otobüs firmalarının
da göçmen kaçakçılığına karıştıkları iddia ediliyor
Diyarbakır'daki aracıların da göçmenleri istedikleri şehre
ulaştırmak için kişi başı 200 TL aldığı iddia ediliyor. Söz konusu aracıların,
bu şahısları batıdaki şehirlere ulaştırmak için otogardaki bazı yolcu
firmalarıyla anlaştıkları da iddialar arasında. Bu firmaların da göçmen başına
100 dolar aldığı ileri sürülüyor.
Bazı kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Diyarbakır’da bu
işi yürüten 4-5 aracı grup var. Bir aracı, günde 8-10 yolcu gönderiyor.
Aracıların büyük çoğunluğunun uyuşturucu madde ile ilgilerinin olduğuna dair
kanaatler var.
Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesi ile Van şehri üzerinden
getirilen ve büyük çoğunluğu Afganlılardan oluşan göçmenler, trafik kontrol
noktasına varmadan Diyarbakır'ın Sur ilçesine bağlı Karaçalı (Tıralo) denilen
mevkide indiriliyor.
Burada inen göçmenler, ortalama 20 kilometre yürüyerek
otogara (DİŞTİ) varıyorlar. Diyarbakır Şehirlerarası Otogarına gelen göçmenler,
hareket edecekleri gün veya saate kadar otogar çevresindeki ağaçların altında,
yakındaki camii alanında, sanayi sitesi çevresinde zaman geçiriyorlar.
Göçmenlerin bu çaresizliği, bazı kesimler tarafından fırsata
çevrilmiş; yüksek ücretlerle yolcu taşımacılığı, yeme, içme ve bunun gibi
zaruri ihtiyaçlar için ederinden fazla para talep ediliyor.
Düzensiz göçmenlerin sıkıntıları bununla bitmiyor. Kural dışı
ve sağlıksız ortamlarda yolculuk eden göçmenlerin çoğu, anlaşma gereği
gitmeleri gereken yerlere varmadan yolda indiriliyor.
Göçmenlerin, otobüs bagajlarında ve şoför yatağı bölümünde
zulalanmış olarak taşındıklarını iddia eden kaynaklar, çoğu zaman göçmenlerin
Siverek’in girişinde kontrol noktasından önce indirildiği ve kendilerine,
"kontrol noktasının arkasından dolanıp yolun üstüne gelin, sizi oradan
tekrar alırız" denildiğini ifade ediyor. Ancak göçmenleri indirdikten
sonra onları geri almadan yoluna devam eden firmalar da oluyor. İstanbul’a
götürülen kaçak göçmenlerin ise genellikle Gebze’de indirildiği belirtiliyor.
Göçmen kaçakçılığı
yapan otobüs firması kameralara takıldı
Başka bir kaynaktan edinilen bilgiye göre, Batman'daki
otobüs firmalarından biri Osmaniye Otoyolu'nda "Burası İstanbul"
diyerek kaçak göçmenleri indiriyor.
Bu olay otoyoldaki kamera kayıtlarından tespit edilip ilgili
firmaya ceza kesiliyor. Bu olaydan sonra trafik ekipleri Osmaniye Otoyolu'nda
ayrı bir kontrol noktası oluşturup denetimleri sıklaştırıyor.
Afgan göçmenlerle ilgili çoğu zaman Diyarbakır İl Göç
İdaresi Müdürlüğünün de bir işlem yapamadığı, bunun için şikayet veya ihbarın
ardından kolluk kuvvetlerinin müdahalesi sonucu göçmenlerin Müdürlüğe
getirilmesi gerektiği ifade ediliyor.