Tıbbi literatürde "miyokard enfarktüsü" olarak adlandırılan bu durum, genellikle kalp damarlarının tıkanmasıyla ortaya çıkar. En yaygın nedeni ise damarların iç yüzeyinde biriken yağ ve kolesterol plaklarının çatlayarak pıhtı oluşturmasıdır.
Kalp krizinin belirtileri kişiden kişiye değişebilir, ancak en sık karşılaşılan işaretler arasında göğüs bölgesinde sıkışma veya baskı hissi, nefes darlığı, mide bulantısı, baş dönmesi, soğuk terleme ve kol, çene ya da sırt bölgesine yayılan ağrı yer alır. Özellikle göğüste 10 dakikadan uzun süren ağrılar, kalp krizinin güçlü bir habercisi olabilir.
Uzmanlar, bu tür belirtiler hissedildiğinde zaman kaybetmeden 112 Acil Servis'in aranması gerektiğini vurguluyor. Kalp krizinden şüphelenilen kişinin dinlenmesi sağlanmalı, eğer bilinç kaybı yaşanırsa temel yaşam desteği uygulanmalı ve en kısa sürede sağlık ekiplerinin müdahalesi beklenmelidir. Bilinç açık olduğu sürece kişinin hareket etmemesi ve sakin kalması önemlidir.
Kalp krizine karşı önlem almak için sigara kullanımından uzak durulmalı, düzenli egzersiz yapılmalı ve sağlıklı beslenme alışkanlığı edinilmelidir. Ayrıca tansiyon, kolesterol ve kan şekeri gibi risk faktörlerinin düzenli aralıklarla kontrol edilmesi, kalp krizi riskini azaltmada önemli rol oynar.
Unutulmamalıdır ki, erken müdahale hayat kurtarır. Kalp kriziyle ilgili belirtilerin tanınması ve doğru adımların atılması, ölüm ya da kalıcı hasar riskini büyük oranda azaltabilir.
