Siyonist işgal rejiminin Gazze soykırımına "Dur" demek için on binlerce kişi Galata Köprüsü'nde "Bir Güneş Doğuyor" etkinliğine katıldı.
"Dün Ayasofya, Bugün Emevi, Yarın Aksa" temasıyla düzenlenen yürüyüşe katılan HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, burada katıldığı canlı yayın televizyon kanalında önemli mesajlar verdi.
HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:
"15 ay oldu Gazze'de soykırım devam ediyor. Gazze'nin gündemden düşmemesi gerekiyor. Orada soykırım devam ettiği müddetçe, oradaki zulüm devam ettiği müddetçe, aslında bizim oturmamız lazım. Bugün de tekrar güçlü bir şekilde Gazze'den vazgeçmediğimizi, onu gündemimizden düşürmediğimizi, yaptıkları soykırımın hesabı soruluncaya kadar da bu işin peşini bırakmayacağımızı ortaya koymak, bunu dile getirmek için burada toplandık.
Verilen en güçlü mesaj o. Bir de teması itibariyle şu mesaj veriliyor. Belki şu anda Suriye'deki rejimin düşmesi nedeniyle meydana gelen otorite boşluğundan istifade etmek için bazı hareketlerde bulunuyor siyonist rejim. Suriye'nin güney kısmında bazı yerleri, bazı köyleri işgal etmeye başladı. Ama şunu unutmasın, inşallah tarih tekerrür edecek. Hem Hazreti Ömer döneminde hem de Selahaddin Eyyubi döneminde Kudüs'ün fethedilişinde, yani 1. ve 2. fetihlerde Kudüs'e giden yol Şam'dan geçmişti. Bu kez de inşallah tarih tekerrür edecek. Şam'da açılan o yol, Kudüs'ün fethine doğru gidecek. Bir de o mesaj veriyor.
Kısa vadede siyonist rejim bu hesapları yapıyor olabilir. Ama inşallah uzun vadede Kudüs eninde sonunda o durumdan kurtulacak, kurtarılacak. Şeyh Ahmet Yasin'in şehadetinden önce yapmış olduğu bir tespit vardı. İlk 40 yılda biz çaresizdik, hiçbir şey yapamadık. 40 yıldan sonra intifada başladı. Filistin halkı ayağa kalktı. İnşallah üçüncü 40 yılın başında artık siyonist rejim tamamen yıkılmış olacak. Evet, zulüm devam edemez. Bu sadece Türkiye'de değil, sadece İslam dünyasında değil, bütün insanlık ailesinde, insanlığını kaybetmemiş, insanlığını bütün bütün yetirmemiş, vicdanı ölmemiş herkes, farklı mezheplere mensup insanlar da siyonizmin nasıl bir vahşet olduğunu, nasıl tehlikeli bir ırkçılık olduğunu görmeye başladılar. Ve bu inşallah siyonizm fikri için sonun başlangıcıdır. O son mukadderdir. Sadece bir zaman meselesidir. Yani onların yıkılıp yıkılmayacağı, bu zulmün son bulup bulmayacağı değil asıl sorun. Bunu ne zaman son bulacağı. Bir gün son bulacak ama o zaman, ne zaman? İşte bunu çabuklaştırması için herkesin elinden gelen bütün çabayı ortaya koyması lazım.
Eninde sonunda yargılanacaklar. Bir kanun teklifimiz vardı. Soykırımlı çifte vatandaşların yargılaması. Buradan bir kez daha bir çağrıda bulunmak istiyorum. Türk Ceza Kanunu'na göre Türkiye'de işlenen suçlardan Türkiye'nin kanunları uygulanır. Ama 8. maddeye göre, sonuçları Türkiye'de gerçekleşmiş suçlar da Türkiye'de işlenmiş sayılıyor. Gazze'de vurulan, yaralanan ve tedavi amacıyla buraya getirilip, burada şehadet şerbetini içen kardeşlerimiz için savcıların bir an önce harekete geçmesi ve bu soykırımın asıl sorumlularının burada yargılanması için soruşturmaların başlaması gerekiyor. Buradan bu çağrıyı yapmış olalım. İnşallah çember yavaş yavaş daralacak ve bu daralan çemberde dünyanın dört bir tarafındaki Yahudilerin, "Gelin burası sizin için vaat edilen topraklardır. Dünyada en fazla güvende hissedeceğiniz topraklar burasıdır." diyen israilin bu hikayesi çöküyor. Bu hikayenin çöküşü siyonist rejimin çöküşünü getirecek ve inşallah o sonu yakın bir zamanda göreceğiz diye temenni ediyorum."