Güney Afrika, mahkemeden, işgal rejiminden derhal kuvvetlerini geri çekmesini, Refah bölgesindeki askeri saldırısını durdurmasını ve Gazze'ye engelsiz insani erişim sağlamak için derhal tüm etkili tedbirleri almasını talep etmesini istemişti.
Ayrıca mahkemeden siyonist rejime, Birleşmiş Milletler yetkilileri ve insani yardım sağlayan kuruluşların yanı sıra gazeteciler ve araştırmacıların herhangi bir engel olmadan Gazze Şeridi'ne girmesine izin vermesi yönünde bir emir çıkarması da talep edildi.
Mart ayının başında Güney Afrika, mahkemeden işgal rejimine yeni acil durum tedbirleri uygulanmasını bir kez daha talep etti. Aynı ay mahkeme, kuşatma altındaki Gazze Şeridi'nde "yayılmaya başlayan kıtlık" nedeniyle siyonistlerin Gazze'ye "acil insani yardım" ulaşmasını sağlama emri verdi.
Bu ayın altısında işgal kuvvetleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde saldırılar başlattı ve halkı yerinden olmaya zorladı. Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNRWA) göre işgal rejimi, son iki hafta içinde 810 binden fazla kişinin Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah şehrinden zorla başka bölgelere göç ettirdi. Askeri işgal, karadan, havadan ve denizden yoğun topçu ve füze bombardımanının devam etmesiyle şehrin diğer bölgelerini de kapsayacak şekilde genişledi.
Uluslararası Adalet Divanı'nın karar ve emirleri bağlayıcıdır ve temyiz edilemez. Her ne kadar mahkemenin kararlarını uygulama imkânı olmasa da bir ülkeye karşı emir çıkarmak, o ülkenin uluslararası sahnedeki itibarına zarar verebilir ve hukuki emsal teşkil edebilir. (İLKHA)
