Dizin kuvvetli bir şekilde bükülmesi veya dönmesi sonucunda ortaya çıkan menisküs yırtığı, kıkırdak yırtığı olarak da adlandırılabilir. Menisküs yırtıkları en fazla görülen diz yaralanmalarından biridir. Sporla uğraşan kişilerde daha sık oluşmakla birlikte, menisküs yırtıkları çocuklar dâhil herkeste görülebilir.
Menisküs, sürekli hareket eden kemikleri aşınmaya ve yıpranmaya karşı korur. Ancak menisküsün yırtılması, dizin bükülmesi ile gerçekleşebilecek bir durumdur. Bazı vakalarda aşınmış kıkırdağın bir parçası kopar ve diz eklemlerinin arasına sıkışarak dizin kilitlenmesine ve hareketin engellenmesine neden olur.
Menisküsün tanımını yapan Fizyoterapist Bilben, "Menisküs, uyluk kemiği ile kaval kemiği arasında kalan bölgede iki tane iç ve dış olmak ve 'C' şeklinde olan kıkırdak bir yapıdır. Menisküsün asıl görevi dizlere binen yükü taşıyan bir yapıya sahip olup vücudun ağırlığını taşır. Meydana gelebilecek şokları önler." dedi.
Kişide meydana gelen yaralanmaların sebebine değinen Bilben, "Bu yaralanmaları daha çok biz iki çeşide ayırıyoruz. Bu yaralanmaları genç yaşta veya yetişkin yaşlarda kişilerde oluşan, işte yapılan spor aktivitesinden tutun, normal bir yürüyüşte bile oluşabilecek hasarlardır. Bunlar daha çok şokla, bir travmayla gerçekleşen yaralanmalardır. Bir de ikinci olarak ileri yaşlarda o bölgede hem kemik yapısında hem kıkırdak yapısında artık zamanla gelişen dejenerasyon sonucu o bölgenin yavaş yavaş bozulmasıyla oluşan yaralanmalar oluyor." ifadelerini kullandı.
Menisküs yırtığının daha çok aktif spor alanlarında meydana geldiğini belirten Bilben, "Bu daha çok tabi ki bildiğimiz üzere futbol sektöründe daha çok oluşuyor. Bununla beraber basketbolda, teniste oluşabilecek yaralanmalardır. Birçok spor alanında olabilecek yaralanmalardır. Futbolcularda daha büyük riskler var. Çünkü daha ağır darbeler yiyorlar. Bunun bazen geri dönülmez noktaları olabiliyor. Ameliyata kadar gidebilecek noktaları olabiliyor. O yüzden kendi aramızda da yapılan sporlarda veya profesyonel olmayan sporlarda da buna dikkat etmek gerekiyor. Zaten menisküs yırtılmaları genelde diğer bağlarla beraber, ligamentlerle beraber gelişiyor genelde. Onunla beraber üstelik çapraz bağ da yırtılabilir ve bu sizi beş hafta uzun bir tedavi sürecine sokabilir." şeklinde aktardı.
Menisküsün tedavi sürecine de değinen Bilben, "Bunun tabii hafif dereceleri var. Tam kesik olmadan işte taburda bir şok sonrası, travma sonrası oluşabilecek durumlardan bahsediyoruz. Burada tam kesik dışında biz yine her halükârda fizik tedaviyle bu olayı düzeltmeye çalışıyoruz. Ancak maalesef ki tam kesik noktalarında bazen çapraz bandı kopmasıyla beraber oranın bir ameliyat olması gerekiyor. Ameliyattan sonra özellikle zaten fizik tedavi sürecine başlanması gerekiyor. Akdi takdirde dizde maalesef istenmeyen görüntüler oluşur ve tamamıyla dizini diğer dizi gibi aktif kullanamaz. Ameliyat olmayacak durumlarda ise biz bunu daha öncelikle korumayla, olası tekrar bir darbeye karşı korumayla ve özellikle dinlendirmeyle, yapacağımız fizik tedavi uygulamalarıyla bu sorunları çözebiliyoruz." diye konuştu.
Bilben, "Maalesef ki bazı insanlar bu durumu biraz hafife alıyor. Bunun sebebi de fizik tedavi almayan kişiler sonradan çok pişman olduklarına kanaat getiriyorlar. Özellikle yapılan ameliyatlardan sonra fizik tedavisini öneriyoruz. Dolayısıyla çok gecikmeden tedaviye başlamak en sağlıklı olanıdır." dedi.
