Filistin

Mavi Marmara Gazisi: İlk gündem maddesi Gazze olmalı

Mavi Marmara Gazisi Mehmet Tunç, siyonist işgal rejiminin Gazze'nin kuzeyinde ağır abluka ve bombardıman uyguladığını belirtti.

Kürecik NATO Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi, Malatya'da cuma namazı sonrası Kernek Karagözlüler Camii bahçesinde basın açıklaması düzenledi.

Basın açıklamasını okuyan Mavi Marmara Gazisi Mehmet Tunç, işgalci siyonistlere bilgi akışını sağlayan başta İncirlik ve Kürecik NATO üsleri olmak üzere Türkiye'deki NATO üslerinin kapatılması ve Gazze'de devam eden soykırıma tepki gösterilmesi talebinde bulundu.

"Müslümanların ilk ve en önemli gündem maddesi Gazze olmak zorundadır"

Gazze'ye yönelik soykırım saldırılarının 427 gündür devam ettiğine dikkat çeken Tunç, "siyonist işgal güçleri, 7 Mayıs'tan bu yana Refah'ta ve Gazze'nin çeşitli noktalarında kara harekâtını sürdürüyor. Gazze'nin kuzeyi, özellikle Cibaliya Kampı ve Beyt Lahiya, 62 gündür işgal güçlerinin ağır ablukası ve bombardımanı altında. Gazze'nin kuzeyi tamamen izole edilmiş durumda ve bölgeye yoğun hava ve topçu saldırıları düzenleniyor. İşgalci katiller, Gazzeli kardeşlerimizin kendi imkanlarıyla kurdukları derme çatma çadırları vahşice bombalayıp onları katlediyor. Uyguladıkları tehcir politikasıyla siyonistler, o bölgeyi tamamen insansızlaştırmak istiyor. Bu yüzden Müslümanların ilk ve en önemli gündem maddesi Gazze olmak zorundadır. Gazze'ye her türlü desteği vermeye devam etmeliyiz ve siyonistlere ülkemizden bir toplu iğne bile gitmesine müsaade etmemeliyiz." dedi.

BOTAŞ üzerinden işgalcilere giden petrol sevkiyatının kesilmesinin büyük önem arz ettiğini belirten Tunç, Hükümet yetkililerinin israil'e petrol sevkiyatı olduğunu kabul ettiklerini, bu petrolü satan şirketlerle görüştüklerini ve satışın durdurulmasını istediklerini söyledi.

Tunç, "Biz, buna iki açıdan itiraz ediyoruz. Birincisi, böyle şifahi ve herhangi bir hukuki yönü ve yaptırımı olmayan bu girişim kamuoyunu tatmin etmemektedir. İkincisi, siyonistlere tankerlerle petrol satan şirketlerin Ceyhan limanından ayrıldıktan sonra konşimentolarını değiştirerek yine siyonist rejimin limanlarına gittiklerine dair elimizde veriler bulunmaktadır." dedi.

"Hükümet bu konuda daha şeffaf ve etkili tedbirler alması gerekir"

Tunç, Direniş Çadırı'nın sosyal medya hesabında Nissos Delos isimli geminin Ceyhan'dan İtalya'ya gitmesi gerekirken rotasının dışına çıkarak, işgali altındaki karasularına girer girmez AIS sistemini kapattığını ve bu tür olayların yaşandığını belirtti.

Hükümetin bu konuda daha şeffaf ve etkili tedbirler alması gerektiğini vurgulayan Tunç, "Hükümet bu konuda samimiyetini göstermek istiyorsa, şirketlerden AIS sistemlerini kapatmamasını ve şeffaf olmalarını istemelidir. Konşimentoların yolda değiştirilmediğinden emin olunmalı ve uluslararası bağımsız kuruluşlar bunu takip etmelidir." dedi.

"Sıradan bir protesto eyleminin hapisle sonuçlanması, bize 28 Şubat günlerindeki baskıcı anlayışı hatırlatmaktadır"

Tunç, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir forumda yaptığı konuşma sırasında işgalcilere petrol sevkiyatının durdurulmasını isteyen 9 gencin tutuklanmasının toplum vicdanını yaraladığını ve adalete olan güveni yıktığını belirterek, "Bu tür çağ dışı baskılar Filistin dostlarını yıldıramayacaktır. Sıradan bir protesto eyleminin hapisle sonuçlanması, bize 28 Şubat günlerindeki baskıcı anlayışı hatırlatmaktadır. 'Nehirden Denize Özgür Filistin, neden Azerbaycan petrolü gidiyor, Vicdan Gemisi'ne neden izin verilmiyor, siyonistler faaliyetlerini limanlarımızda sürdürüyor, soykırıma destek olmaya son ver' gibi sloganların suç olarak gösterilmesi kabul edilemez. Biz, bu vatandaşlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Bu tür çağ dışı baskılar Filistin dostlarını yıldıramayacaktır." şeklinde konuştu.

"ZIM gemilerinin limanlarımızda cirit atmasını hemen son verilmelidir"

Ayrıca, uluslararası konteyner taşıma şirketi ZIM’in Türkiye’deki faaliyetlerinin durdurulmasını talep eden Tunç, "Bu siyonist şirketin Türkiye'de faaliyet göstermesi, hükümetin israil ile ticareti sonlandırma politikasına uymamaktadır. Bu siyonist şirket birçok ülkede protesto edilmiş ve faaliyetleri askıya alınmıştır. Mesela Malezya hükümeti, Aralık 2023’te ZIM gemilerinin limanlarını kullanmasını engelleme kararı almıştır. Malezya kadar olamıyor muyuz? ZIM gemilerinin limanlarımızda cirit atmasını hemen son verilmelidir. Bu siyonist şirketin ülkemizde acenteliğini üslenen Belstar şirketine de bir an önce bu şirketle anlaşmasını feshetmesi gerektiğini hatırlatıyoruz." dedi.

"Türkiyeli Müslümanlar olarak çok yakında Trump'ın bu küstahlığına anladığı dilden cevap vereceğiz inşallah"

ABD'de seçimleri kazanan kumarbaz ve katil Donald Trump'ın Filistinlilerin elinde esir bulunan işgalci esirlerin serbest bırakılmaması halinde Ortadoğu'yu cehenneme çevirmekle tehdit ettiğini hatırlatan Tunç, "Biz, Türkiyeli Müslümanlar olarak çok yakında Trump'ın bu küstahlığına anladığı dilden cevap vereceğiz inşallah." dedi.

"HÜDA PAR’ın verdiği kanun teklifi hemen yasalaşmalı"

Tunç, "Halkımız hükümetten bir an önce Kürecik NATO radarını söküp atarak gasıp işgalcileri kör etmesini, siyonist işgalcilere hemen bugün tüm ilişkileri kesmesini, bu zalim rejimi tanımaktan vazgeçmesini, Azerbaycan petrolünün Bakü-Ceyhan boru hattından işgalcilere sevkiyatının durdurulmasını, siyonist elçiliğin kapatılmasını, siyonist işgalcilere askerlik yapan çifte vatandaşlığa sahip yahudileri tespit edip vatandaşlıktan çıkarmasını, bu bağlamda HÜDA PAR'ın verdiği kanun teklifinin hemen yasalaşmasını, Mavi Marmara davasını yeniden açmasını, başta İncirlik olmak üzere Türkiye'deki NATO üslerinden ABD eliyle siyonist işgalcilere herhangi bir askeri ve istihbari yardımın gitmesini engellenmelidir." ifadelerini kullandı.

"Şimdi hamasi sözler söyleme vakti değil, eylem vaktidir!"

Haydarpaşa Limanı'nda bekletilen Vicdan Gemisi'ne hareket izni verilmesini de talep eden Tunç, "Şimdi hamasi sözler söyleme vakti değil, eylem vaktidir!" dedi.

Tunç, HAMAS, İslami Cihad, Lübnan Hizbullah'ı, Yemen Ensarullahı ve Irak İslami Direnişi'ni selamlayarak, "Sonuna kadar Direniş Cephesi’nin yanındayız. Onlarla iftihar ediyoruz" dedi.