Uzman
Psikolog Kaan Üçyıldız konu hakkında şu bilgileri verdi:
"Çok
uyuyan insanların sıklıkla yaşamlarında ki sorunlar ve olumsuzluklardan kaçma
eğiliminde olduğu gözlenmektedir. Bu bireyler çoğunlukla sorunları düşünmemek,
olumsuzluklardan uzaklaşmak ve dinlenmek amacı ile bir kaçış yöntemi olarak
uykuyu tercih etmektedir. Fakat uyku süresi normalin üstüne çıkmaya başladıkça
kişi kendisini daha depresif, daha sinirli ve çözümü olmayan sorunların merkezinde
bulmaya başlar. Oysa yaşamda ki sorunları uyku ile çözmek ve kendini daha iyi
hissetmek mümkün değildir.
Yapılan
araştırmalar insanların dörtte üçünün ortalama altı ile sekiz saat uyuduğunu
belirtiyor. Bu aralık, yaşamın uzunluğu ve kalitesi açısından en iyi sonuçlar
olarak değerlendiriliyor.
Çok uyuyan
insanlar, günün büyük çoğunluğunu uykuda geçirdiği için kalan zaman içerisinde
gündelik işleri, kişisel bakımı, sevdiklerine zaman ayırmayı vb. durumları çok
daha hızlı ve seri şekilde yapmaya çalışmaktadır yani bir nevi sınırlı zaman
içerisinde her şeye ve herkese yetmeye çalışır. Ancak bu mümkün değildir
mutlaka yetişemediği ve yarım kalan bir şeyler olmaya devam eder. Bu durumda
kişinin daha agresif ve sinirli olmasına neden olur. Çünkü zihin yapamadıklarına
ve yarım kalanlara odaklıdır, kişi bu yüzden sürekli olarak tamamlama, yetişme
telaşı içerisindedir.
Uyku hem
beden hem de ruh sağlığı açısından oldukça önemlidir. Fazla uyumak ve az uyumak
kişinin olumsuz sonuçlar ile karşılaşmasına sebep olabilmektedir. Uyku
saatinizi ve sürenizi dengede tutmalı, mümkün oldukça ideal uyku sürelerine
uyum sağlamalısınız." (İLKHA)