PKK/HDP'lilerin
6-8 Ekim 2014'teki saldırılarında başta Diyarbakır'da Yasin Börü, Hüseyin
Dakak, Hasan Gökgöz, Riyad Güneş, Turan Yavaş ve Cumali Güneş olmak üzere
bölgede birçok dindar insan katledilmişti.
Selahaddin
Eyyubi Camii Konferans Salonu'nda düzenlenen ve sunuculuğunu Fatih Taş'ın
yaptığı program, İTTİHADUL ULEMA üyesi Ömer Akgül Hoca'nın Kur'an-ı Kerim
tilavetiyle başladı.
Şehidleri
anlatan sinevizyon gösteriminin ardından program, Özlem Ajans sanatçılarının
seslendirdiği ilahilerle devam etti. yoğun katılımın sağlandığı programda
konuşan Yemen Kudüs Müessesesi Başkanı Ahmet Harare, şehid ve şehadetin önemine
dikkat çekti.
"Kıyamete kadar bu
kutsal davanın yakıtı şehidlerin kanlarıdır"
Programda
konuşan Eğitimci M. Emin Sütçü, şehid edilen Yasin Börü Ve arkadaşlar tıpkı
Ashabı Kehf gibi Rablerine iman eden gençler olduğunu söyledi.
Sütçü,
"İslam aleminin her köşe başında şehitler vardır. Hazreti Adem'den
kıyamete kadar bu kutsal davanın en büyük yakıtı şehidler ve şehidlerin
kanlarıdır. Şehidlik tanıklık edendir, şahitlik edendir. Tanıklık edebilmek
için, yaşamak lazım, hayat lazım. Şehidlik hayata ölümden daha yakındır. Şehid
olmak için ölmek gerekmez, şehid olmak için öncelikli şart yaşamaktır."
dedi.
"Sadece ölünce
şehid olunmaz, yaşarken de şehid olunur"
Rablerine
verdikleri sözde duranların şehidlerin tanıklık ettiğini dile getiren Sütçü,
"Rablerinin verdiği sözde duran o şehidler, tanıklık ettiler. Allah
yolunda ölenlere neden şehid deniliyor? Çünkü vurulup düştükleri toprak onlara
şahitlik ediyor. Onların cennete gireceklerine Allah ve melekler şahitlik
ediyor. Onların hayatı, davalarına şahitlik ediyor. Vurulduklarında Rablerinin
kendilerine vereceği ikram onlara şahitlik ediyor. Bu yüzden şehidlik ve
şahitlik bu kadar kıymetlidir. Sadece ölünce şehid olunmaz, yaşarken de şehid
olunur." diye konuştu.
"Bu yiğitler
Emperyalistlerin uşaklarının oyunlarını bozdu"
Programda
Kürdçe bir konuşma yapan Araştırmacı-Yazar Mahmut Kılıç, 1400 yıldır İslam
davasının şehid kanlarıyla ayakta kaldığını söyledi.
Şehid Yasin
ve arkadaşlarının haince katledildiğini vurgulayan Kılınç, "Bundan 9 sene
önce Diyarbakır'da bu yiğitler, hainlerin elleriyle şehit edildiler. Bu
yiğitler dünya Emperyalistlerinin oyunlarını kanlarıyla bozdular. Çünkü dünya
Emperyalistlerinin bu bölge üzerinde hesapları vardı. Dünya Emperyalistleri iyi
biliyorlar ki, Kürd halkı Müslümandır ve ümmete öncülük edecektir. Onun için
kanlarıyla bu yiğitler Emperyalistlerin uşaklarının oyunlarını bozdu."
dedi.
"Dünya var oldukça
şehid Yasin ve arkadaşları unutulmayacaklardır"
Yasin Börü ve
arkadaşalrının acısının çok büyük olduğunu dile getiren Kılınç,
"Kardeşlerim! Yasin Börü ve arkadaşlarının acısı büyük bir acıdır. Dünya
var oldukça şehid Yasin ve arkadaşları unutulmayacaklardır. Biz mahzun değiliz.
Biz diyoruz ki, sana hamdolsun ya Rabbi! Sana müjdeler olsun ya Resulallah!
1400 yıl sonra bu yiğitler, Ömer bin Mesudlar gibi, Habib-i Neccarlar gibi,
halkının hizmeti için sokaklara indiler." ifadesini kullandı.
"İslam davasını
şehidlerin kanı ayakta tutmuştur"
"Şehadet
bizim için kayıp değildir. Şehadet zaferdir, aşktır, sevgidir, umuttur."
diyen Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şehadet
aşktır, şehid âşıktır. Şehid, malını, canını, neyi varsa, karşılıksız Allah
yolunda feda ediyor. Şehidler Kervanı, İslam ağacını kanıyla suluyor. Ümmet bir
vücut gibi ise, şehid o vücutta kalptir. Bütün vücudun azaları gibidir. Eğer
şehid olmazsa, vücudun azaları görevlerini yerine getiremezler. Şehid,
çiftçinin toprağa attığı tohum gibidir. Bunun içindir ki kardeşlerim,
1400 yıldır
İslam davası ayakta durmuştur. Şehidlerin kanı, İslam davasına ayakta
tutmuştur. Sizler şahit olun, şehadet var şahit var. Bunlar Allah ile ticaret
etmişler. Kanlarıyla cenneti satın aldılar.
"Gençler!
Şehidlerin bize bıraktığı davaya sahip çıkalım"
Gençlere
seslenen Kılınç, "Ey gençler! Şehidlerin davasını sürdürün.
Çalışmalarınızla belki birçok insan uyanır. Bu hainlerin katliamı, Mekkeli
müşriklerin vahşetini de geçti. Bu gençleri büyük bir vahşetle şehid ettiler.
Biz bunun yabancısı değiliz. Çünkü tarihimiz şehadetle süslenmiştir. Tarihimiz
şehitlerin tarihidir. Tarihimiz kıyam tarihidir. Şehid, şereftir bize. Şehid
yol azığıdır. İslam davası şehdtsiz söner. Şehidlerin olduğu yola bakın.
Afganistan cihadına bakın, Çeçenlere bakın. Filistin'in yoluna bakın.
Kürdistan'ın yoluna bakın. Şehidler Kervanı hiçbir devirde durmadığı için cihad
heyecanlıydı, çalışmak güzeldi. İslam'ın sesi bu topraklarda yükseliyor.
Gençler! Şehidlerin bize bıraktığı davaya sahip çıkalım. Nasıl onlar bu aziz
dava için kanlarını akıttılar ve bize teslim ettiler. O davayı samimiyetle,
itaatle, takvayla ileriye götürelim. Bunu yaparsak, şehidlere karşı olan
sorumluluğumuzu yerine getirmiş oluruz." diye konuştu.
Program,
Ercan Şenol'un yaptığı dua ile sona erdi. (İLKHA)