Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından merkez Sur ilçesi
Şeyh Said Meydanında "Aksa Tufanı" operasyonunda şehid edilen
Filistinli mücahidler için kılınan gıyabi cenaze namazına katılan HÜDA PAR
Diyarbakır İl Başkanı Vedat Turgut, burada kısa bir konuşma yaparak Kültür ve
Turizm Bakanlığınca 14-22 Ekim tarihleri arasında Diyarbakır'da yapılması
planlanan Sur Yolu Kültür Festivali'nin yapılmasını sert bir dille eleştirerek programların
iptal edilmesi yönünde çağrıda bulundu.
"Aksa Tufanı" operasyonu 5'inci gününde de devam
ederken dünyanın dört bir yanından destek açıklamaları ve gösteriler de devam
ediyor.
İTTİHAD-UL ULEMA Yönetim Kurulu Üyesi Molla Remzi Uçar imamlığında kılınan yatsı namazından sonra şehid olan Filistinli Müslümanlar için gıyabi cenaze namazı kılındı.
“Kürtler, Türkler, Araplar, Zazalar adına diyoruz ki biz
hakkın tarafıyız, hak adına mücadele veren o mücahitlerin tarafındayız”
Yahudileri tarif ederken sadece Filistinlilerin düşmanı
değil, peygamberlerin de düşmanı olduğunu söyleyen Turgut, "Şu an korkak
'tarafsızız, ara bulucuyuz' diyen liderlere rağmen Şeyh Said meydanındayız.
Kürtler, Türkler, Araplar, Zazalar adına diyoruz ki biz hakkın tarafıyız, hak
adına mücadele veren o mücahitlerin tarafındayız. Nasıl ki küfür şu an tek
millet oldu; Amerika’sıyla, İngiltere’siyle, Fransa’sıyla müstekbir bütün
devletler israil’e destek veriyor, bir olduklarını söylüyorlar. Bizler de şu an
bu meydanda Müslümanları temsilen diyoruz ki, biz de tarafız ve taraf olmayan
bertaraf olacaktır. Hazreti Zekeriya ve Hazreti Yahya'nın yanı sıra bir günde
100 peygamberi şehit eden de Yahudilerdi., Resulullah aleyhisselatū vesselam’a
suikast düzenlemek isteyenler de Yahudilerdi.” dedi.
“Eğer o, mücahitler bu direnişi başlatmamış olsalardı
başta Kudüs, sonra kalan topraklar giderdi”
İsrail’in güçten anladığına değinen Turgut, “Elhamdülillah
El-Kassam mücahitleri işgalci siyonistlerin kalplerine korku kurdu, liderlerinin,
komutanlarının ve başkanlarının korkudan havaalanlarına, terminallere ölümden
kurtulmak üzere kaçıyorlar.” dedi.
Turgut sözlerine şöyle devam etti:
"Sözlerinden dönen, emanete ihanet eden, anlaşmasını
bozan, anlaşmadan geri çekilen, korkak, alçak, yeryüzünün en hakiri kimdir
derseniz yine siyonist yahudi’dir. Yahudiler Abdülhamid’e gelip tonlarca altın
serip Filistin toprağını almak istemiş ama ikinci Abdülhamit Han, geri
çevirmiştir. Osmanlı’nın yıkılmasından sonra maalesef Yahudiler oraya yerleştirilmiş,
zehirli hançer gibi İslam coğrafyasına saplanmıştır.
Eğer o, mücahitler bu direnişi başlatmamış olsalardı başta
Kudüs, sonra kalan topraklar giderdi. İsrail güçten anlar. İsrail’in korkması,
içine ölümün girmesi lazım. Elhamdulillah El-Kassam mücahitleri o korkuyu
koydular. Liderleri, komutanları, başkanları şu an havaalanlarına, terminallere
ölümden kurtulmak üzere kaçıyorlar, inşallah kaçacaklar. Biz yıllarca el açıp
Ya Rabbi, Müslümanları birleştir, bir araya getir, aralarındaki ihtilafları
gider dedik, ama bir türlü olmadı. Çünkü samimi değildik. Şu an Gazze'ye düşen
bombalar, evleri tarumar eden füzeler inşallah ümmeti birleştirecek, bir araya
getirecek."
“Türkiye'siyle, Filistin'iyle Irak'ıyla, Sudan'ıyla
Afganistan'ıyla İran'ıyla Suudi Arabistan'ıyla 57 İslam devletinin vatandaşları
olarak biz, israil’den, Amerika'dan korkmuyoruz.”
İslam coğrafyasındaki liderlere seslenerek, işgalci siyonistler ile aralarındaki sınırları kaldırıp kendilerine engel olunmaması gerektiğini söyleyen Turgut, “Siz korkabilirsiniz, çekinebilirsiniz ama Türkiye'siyle, Filistin'iyle Irak'ıyla, Sudan'ıyla Afganistan'ıyla İran'ıyla Suudi Arabistan'ıyla 57 İslam devletinin vatandaşları olarak biz, israil’den, Amerika'dan korkmuyoruz. Aramızdaki sınırları kaldırın, bize engel olmayın, israil’le aramızdan çekilin. Allah'ın izniyle nasıl ki Kurtuluş savaşında, Çanakkale cephesinde Musul'dan Gazze'den, Filistin'den geldiler, burada can verdiler. Bizler de ahde vefa etme niyetine Gazze'ye gidip Yahudilere karşı savaşmaya hazır ve nazırız. Bir sözümüz de şu an Amerika'ya israil’e dost görünmeye çalışanlara, müttefik olduklarını söyleyenleredir. Aranızdaki anlaşmaları bitirin. Başta Adana ve Malatya olmak üzere şu büyük şeytan, fitneci, İslam coğrafyasına kan kusturan Amerika'yı tar edin, def olup gitsin.” ifadelerine yer verdi.
“Madem ki savaşmıyorsunuz, Karabağa göndermiş olduğunuz
SİHA'ları göndermiyorsunuz, en azından oturun yas tutun”
Kültür ve Turizm Bakanlığınca Diyarbakır'da 14-22 Ekim
tarihleri arasında yapılması planlanan Sur Yolu Kültür Festivali'nin
yapılmasını sert bir dille eleştiren Turgut, Müslümanların yas geleneğini
hatırlatarak iptal edilmesi çağrısında bulundu.
Turgut son olarak şu ifadeleri kullandı:
Biz Müslümanların adetinde bir yerde yas varsa orada
eğlence, festival, gezmek tozmak olmaz; oturulur, yas tutulur. Şu an madem bir
savaş hali vardır ve bu savaş Müslüman ile kafirlerin, savaşıdır. Savaşmıyorsak
bile en azından o Müslüman kardeşlerimizin taziyesini tutalım. Ben buradan
ilgili kişilere sesleniyorum, 15 Temmuz’da 250 insan şehit oldu. 15 Temmuz
yaşandıktan sonra Suriye’de, Irak’ta, İran’da, Filistin'de Müslümanlar eğer
düğün eğlence yapsaydılar, festivaller tertipleseydiler ne düşünürdük? Şu an
Gazze'de binlerce şehidimiz var. Dolayısıyla başta sahabeler diyarı Diyarbakır
olmak üzere Türkiye'de tertiplenen bütün Festivallerin iptal edilmesi gerekir.
Bir dizi diyaloglara geçtik, İl-İlçe kaymakamlarıyla,
belediye başkanlarıyla, bakanlarla görüştük. Hepsi hem fikir, 'bu bize
yakışmaz, bu festival kültürümüze uymuyor' demelerine rağmen gizli ve kirli bir
el hala festivali sürdürmektedir. Hemen yanı başımıza kurulan platformda 3-4
gün sonra gençlerimizi kadınıyla erkeğiyle ne idüğü belirsiz sanatçılar
tarafından ifsad ettirerek onların hem dünyasını hem ahiretini helak etmeye
çalışıyorlar. Buna karşı duracağız bu böyle biline. Şu an çağrımızı yapıyoruz,
bunları iptal edin. Madem ki savaşmıyorsunuz, Karabağa göndermiş olduğunuz
SİHA'ları göndermiyorsunuz, en azından oturun yas tutun."
Program, İTTİHADUL ULEMA Yönetim Kurulu Üyesi Molla
Remzi Uçar'ın yaptığı dua ile sona erdi.