Türkiye genelinde tüm camilerde Diyanet İşleri Başkanlığı
tarafından irad edilen hutbede, "Ramazan, birlik, beraberlik, paylaşma ve
dayanışma ayıdır. Omuz omuza kılacağımız namazlarla daralan ruhlarımız feraha
kavuşur. Dillerimizden dökülen, camilerimizin kubbelerinde yankılanan tekbirler
ve salavatlarla gönüllerimiz huzur bulur. Zekât ve fitrelerimizle, infak ve
sadakalarımızla nice kardeşlik köprüleri kurulur. Yoksulların, muhtaçların,
gariplerin ve kimsesizlerin yüzü güler." denildi.
Cuma hutbesinde, şu ifadelere yer verildi:
"Ramazan ayı, insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve
hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olan Kur'an'ın
indirildiği aydır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçlu geçirsin.
(Bakara, 2/185)
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:
Ramazan ayı, insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı
birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olan Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle
ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçlu geçirsin.
Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz
(Sallallahu Aleyhi Vesellem) şöyle buyuruyor: Kim inanarak ve karşılığını
yalnızca Allah'tan umarak Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır.
Aziz Müminler!
Huzur ve bereketin müjdecisi, sonsuz ikramların habercisi
Ramazan-ı şerifin manevi iklimine giriyoruz. Önümüzdeki Çarşambayı Perşembeye
bağlayan gece, ilk teravih namazlarımızı kılacağız inşallah. Ardından sahura
kalkıp ilk oruçlarımıza niyet edeceğiz inşallah. Bizleri bu müstesna zaman dilimine
ulaştıran Yüce Rabbimize sonsuz hamd-ü senâ, Efendimiz Hazreti Muhammed
Mustafa'ya salât ve selam olsun.
Kıymetli Müslümanlar!
Yaşadığımız afetle mahzun olan gönüllerimiz, bu ayın
bereketiyle esenliğe kavuşacak. Ramazanın diriltici soluğu bizlere bir bahar
serinliği bahşedecek. Sevgili Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem)'in
günahlardan âzâd olma müjdesi, istikbalimize dair umutlarımızı yeniden
yeşertecek. Bu şuur ve inançla diyoruz ki; Ey şehr-i Kur'an hoş geldin! Ey
şehr-i sıyâm hoş geldin! Ey şehr-i rahmet ve ğufrân hoş geldin! Ey şehr-i
Ramazan hoş geldin!
Muhterem Müminler!
Ayların sultanı Ramazan, hidayet rehberimiz olan Kur'an-ı
Mübin'in nazil olduğu aydır. Yüce Mevla'mızın bize en büyük rahmeti olan
Kur'an'la daha çok hemhal olacağız inşallah bu mübarek ayda. Okunan
mukabelelerle Kur'an aşkımız ve şuurumuz pekişecek. Kur'an-ı Kerim'in manasıyla
hayatımızı yeniden inşa edeceğiz. Kalplerimizi ve zihinlerimizi onunla daha çok
mamur kılacağız inşallah.
Aziz Müslümanlar!
Ramazan, bizi takvaya ulaştıran oruç ayıdır. Oruç ibadeti
ki, nice derin anlamlar, nice hikmetler taşır. Yeme-içmeden ve nefsani
isteklerden uzak kalmak, orucun görünen yüzüdür. Hakkıyla tutulan oruçla
nefsimizi terbiye eder, ruhumuzu arındırırız. Şuurla tutulan oruçla sabrı
kuşanır, irademizi eğitiriz.
Elimizi, dilimizi, gözümüzü, kalbimizi, zihnimizi hâsılı
bütün varlığımızı haram ve günahlardan uzak tutma kararlılığımızı gösteririz.
Kıymetli Müminler!
Ramazan, birlik, beraberlik, paylaşma ve dayanışma ayıdır.
Omuz omuza kılacağımız namazlarla daralan ruhlarımız feraha kavuşur.
Dillerimizden dökülen, camilerimizin kubbelerinde yankılanan tekbirler ve
salavatlarla gönüllerimiz huzur bulur. Zekât ve fitrelerimizle, infak ve
sadakalarımızla nice kardeşlik köprüleri kurulur. Yoksulların, muhtaçların,
gariplerin ve kimsesizlerin yüzü güler.
Aziz Kardeşlerim!
Hayatımızı gözden geçirmek, geçmişin muhasebesini yapmak,
Rabbimize ve çevremize karşı sorumluluklarımızı hatırlamak için Ramazan-ı
şerifi eşsiz bir nimet, emsalsiz bir imkân bilelim. Açalım kapılarımızı bu
rahmet, bereket ve mağfiret mevsimine. Ardına kadar açalım gönüllerimizi,
Rabbimizin davetine. Açalım ki O'nun affıyla ağarsın yüzlerimiz. Rahmân'ın
gönderdiği aziz misafiri, ona layık bir şekilde ağırlayalım. Şehr-i Ramazanı
kendimizden razı ederek, Cenâb-ı Hakkın rızasına nail olalım. Ve nihayet,
Rabbimizin mümin kullarına vadettiği cennet bahçelerinde, ebedi bayram
sevincine kavuşalım.
Kardeşlerim!
Yarın Çanakkale zaferimizin 108. yıldönümünü idrak edeceğiz
inşallah. Bundan bir asır önce kahraman ecdadımız, bütün dünyaya
"Çanakkale Geçilmez" diye haykırdı. İslâm'ın izzet ve şerefini,
Müslümanların haysiyet ve onurunu müdafaa etti. Mabetlerimize namahrem eli
değdirtmedi. Şehadetleri dinimizin temeli olan ezanlarımızın susturulmasına
müsaade etmedi. Onlar, imanlarıyla, cesaretleriyle, fedakârlıklarıyla, Allah'ın
inayet ve yardımıyla büyük bir zafer kazandılar. Bugün bize düşen Çanakkale
ruhunu her daim canlı tutmak ve gelecek nesillerimize de aktarmaktır. Bu
vesileyle başta Çanakkale şehitlerimiz olmak üzere bütün şehitlerimize, ebedi
âleme göç eden gazilerimize Yüce Rabbimizden rahmet niyaz ediyorum. Afetlerde
vefat eden kardeşlerimize ve ahirete irtihal etmiş bütün geçmişlerimize Yüce
Mevla'mızdan merhamet diliyorum. " (İLKHA)