Portre: Şeyh İzzettin el-Kassam

Tam adı Muhammed İzzeddin b. Abdulkadir b. Mustafa el-Kassam olan İzzettin El Kassam, Suriye'nin “Cebele köyünde doğmuş” bir âlim ve minberlerde kalpleri titreten bir İslam davetçisiydi. 

Babası, çocuklara okuma-yazma öğreten ve Kur'an-ı Kerim'i ezberleten bir merkezin sahibi idi. İzzeddin el-Kassam, bu Kur'an kokusu ve iman esintileriyle dolu atmosferde büyüdü.

İlk eğitimini kendi kasabasında almış, daha sonra on dört yaşına geldiğinde kardeşi Fahreddin ile birlikte Kahire'ye gitmiş, o zamanlar eğitimin düzenlenmesi için bir reform dönemi geçirmekte olan El-Ezher'de eğitim görmüş, aralarında Şeyh Muhammed Abduh'un da bulunduğu büyük şeyhlerden ilim tahsil etmiş ve yüksek bir derece elde edene kadar El-Ezher Üniversitesi'nde kalmıştır.

El-Kassam'ın Mısır'da yaşadığı dönem, İngiliz işgalinin Mısır'ın kontrolünü ele geçirdiği ve Mısır'a ayak bastığı, İslam'dan uzak Batı kültürünü ve değerlerini yaydığı bir dönemdi. El-Ezher, işgalcilerin elinin değmediği ulusun kalesiydi ve görevini yerine getirmek için reform çağrılarıyla doluydu.

El-Ezher'deki eğitimini tamamladıktan sonra El-Kassam, geniş bir İslami kültür, yeni bir düşünce, olgun bir farkındalık ve bir alimin okumak, vaaz vermek ve insanların cehaletini artırmakla yetinmemesi, insanları doğru yollara yönlendirmesi, bilinçlerini ve idraklerini artırması, onları boyun eğmeyi ve kayıtsızlığı reddetmeye sevk etmesi gerektiğine inanan sağlam bir ruh taşıyarak Hicri 1321-Miladi 1903 yılında Cabele'ye döndü.

El Kassam babasının yerine kuttab'a geçerek çocuklara okuma, yazma ve matematik öğretti. Daha sonra Cebele'deki Mansuri Camii'nde imamlık yaptı. Bilgisi ve etkili vaazlarıyla insanları etrafında toplamayı başardı. Ünü civar bölgelere kadar yayıldı ve insanlar onu bir rehber ve yol gösterici olarak görmeye başladı.

İzzeddin el-Kassam'ın mezun olduğu 1906 yılında El-Ezher Üniversitesi

Cihat Meydanlarında

İtalyanlar Libya'ya saldırdığında El Kassam yaşadığı şehrin sokaklarında Libyalı mücahitleri destekleyen ve halkı gönüllü olmaya ve İtalyanlara karşı cihat etmeye çağıran eylemlere liderlik etti.

İki yüz elli gönüllü toplamayı başardı ve onların ve ailelerinin ihtiyaçları için bağış toplamak üzere bir yardım kampanyası başlattı, ancak bu küçük çaplı girişim Libya'daki Müslüman kardeşlerini destekleme konusunda başarılı olamadı.

Suriye'de Fransız işgalcilere karşı devrim başladığında, El-Kassam Suriye'nin kuzey kıyılarında onlara karşı direniş bayrağını kaldırdı. “Ömer El-Bitar” ile birlikte silahlı mücadelede ön saflarda yer aldı. Bu direniş Kassam'ın yeteneklerini, liderlik ve örgütlenme becerilerini geliştiren pratik bir okul oldu. Fransızlar, onlara karşı yaptığı başarılı eylemler ve onlara yaşattığı acı tecrübeler nedeniyle onu ölüme mahkum ettiler ama onu ele geçiremediler.

1918'de Suriye kıyılarının işgali sırasında Fransız kuvvetleri

Hayfa'ya Göç

Suriye'deki girişimin Fransızların saldırıları ile etsikiz olunca, El Kassam 1921 yılında Hayfa'ya iltica etti ve oraya yerleşti, ardından ailesini kendisiyle birlikte yaşamaları için getirtti. El Kassam, ayakları yere basar basmaz ilk günden itibaren tebliğ faaliyetine başladı, akşam namazından sonra dini ders vermeye başladı. Bilgisi, samimiyeti ve konuşmasındaki doğruluk sayesinde kalplere nüfuz etmeyi başardı, böylece dikkatler üzerine çekildi ve çok geçmeden gönüller ona bağlandı.

Hayfa Şehri 1920'ler

Tüm bu çalışmalar onun insanlarla kaynaşmasına, onları tanımasına, onlarla güçlü ilişkiler kurmasına ve onlarla güven köprüleri inşa etmesine olanak sağladı. İnsanlar onu sevgi ve güvenle bağırlarına bastı.

Bu arada siyonist tehlike gün geçtikçe büyüyor ve kimse üzerine gitmediği için tehlikesi giderek artıyordu. İngilizler siyonist projeyi koruyor ve destekliyordu. Bu yakın tehlikeyle yüzleşmek için mücadele ve cihat dışında bir çözüm yoktu. Çünkü yalan, ikiyüzlülük, hile ve kurnazlığı hedeflerine ulaşmak için bir politika, din ve araç olarak benimseyen insanlarla siyaset yürümezdi.

Siyaset, savaşılması ve yüzleşilmesi gereken düşmanın ingiliz sömürgeciliği olduğunu ve bunu başarmanın yolunun silahlı devrim, cihat ve kitleleri devrimi desteklemek ve cihat için seferber etmek olduğunu anlayan El Kassam gibi bir adam için uyugn değildi.

El Kassam, tecrübelerinden dolayı ne yapması gerektiğini iyi biliyordu. Bu nedenle, mücahitlerin yetiştirileceği ve askeri ve inanç temelli hazırlık için hazırlanacağı gizli bir devrimci cemaat kurmaya başladı. 

İşgale karşı mücadele için hazırlık

Şeyh İzzeddin El Kassam, örgütlenme, eleman toplama, liderlik etme, malzeme sağlama, silahlandırma ve cihadı toplumsal boyutla birleştirmek için çalışma konularında olağanüstü bir yeteneğe sahipti. 

Bir öğretmen, vaiz, imam ve müftü olarak kitlelerle iletişim kurmasını ve işgalcilere karşı mücadelede kendisiyle birlikte çalışacak uygun kişileri seçmesini sağlayan çalışmalarının da yardımıyla, yoksulların koşullarını iyileştirmek ve onlara yardım etmek, aralarındaki cehaletle mücadele etmek ve aralarındaki bilinci derinleştirmekle yakından ilgileniyordu.

El Kassam, İngilizlere karşı direnmek için hazırladığı gizli birimlerin dikkatli bir şekilde teşkilatlandırılmasıyla ilgileniyordu. Devrime çağrı birimi, siyasi iletişim birimi, askeri eğitim birimi, silah tedarik birimi ve düşmanlara karşı istihbarat birimi gibi uzmanlaşmış birimler vardı ve bu grupların giderleri, gaspçı işgalciye karşı çalışmaya inanan bireylerden oluşuyordu.

Mücahid gruplarının isimlerinin yer aldığı bir savaş raporunun kopyası, örneğin: Ömer bin El-Hattab grubu, El-Kassam grubu ve Ali bin Ebu Talib grubu... ve bu, onun etkisindendir. El Kassam ve Kassam Birliği.

Cihad'ın başlangıcı

Hazırlıklar meyvelerini vermeye başladı ve bölge büyük kahramanlık eylemlerine sahne oldu. 1935 yılının başlarında Cenin, Nablus ve Tulkarem, İngiliz subaylarını avlamak, trenleri havaya uçurmak, İngiliz ordu kamplarına saldırmak ve İngiliz işbirlikçilerini öldürmek için düzenlenen operasyonlara sahne oldu. 

Bu operasyonlar gizlilik içinde, ingiliz güçlerinin kalplerine korku ve dehşet serpen bir hassasiyet, organize ve gizlilik içinde gerçekleştirildi.

Filistin'e göç eden Yahudilerin sayısının artması ve İngiliz yetkililerin onları desteklemesi ve onlara yardım etmesiyle bu durum devam etti.

El Kassam mücadeleyi ilan etti

İngilizler, El Kassam'ın cihat için hazırlık yaptığını ve son olaylar ile bağlantılı olduğunu öprenince hareketlerini izlediler ve onu engellediler, bu nedenle El Kassam işgalciye karşı devrimi ilan etmeyi ve mücahitlerin başında olmayı uygun gördü.

On bir mücahid ile Cenin'deki ormanlara (Yabad) gitmek, İngilizlere karşı devrimi ilan etmek, cihat çalışmalarına hazırlanmak ve çevre bölgelerdeki insanları direnişe teşvik etmek için karar aldı.

Ancak İngiliz yetkililer casusları vasıtasıyla El Kassam'ın yerini öğrendiler ve direnişi yayılmadan bastırmak için harekete geçtiler. 15 Kasın 1935 tarihinde bölgeye askeri birlikler gönderdiler. 

Mücahitler ve ingilizler arasında günlerce süren ve ingilizlerin ağır can kayıpları verdiği şiddetli çatışmalar yaşandı. 

İngilizler 19 Kasım günü El Kassam ve mücahitlerini kuşattı ve komşu köylerle aralarındaki iletişimi kesti.

Adil olmayan bir savaşın ardından Şehadet

El-Kassam ve beraberindekilerin sadece üç seçeneği vardı; ya teslim olmak ya başka bir çatışmaya hazırlanmak için geri çekilmek ya da her türlü fedakârlığa ve eşit olmayan koşullara rağmen düşmanla yüzleşmek...

Fakat İzzettin El Kassam ve mücahidler eşit olmayan koşullarda da olsa savaşmayı seçtiler ve inanan az sayıdaki kişi ile işgalci güçler arasında altı saatten fazla süren ve 15'ten fazla İngiliz'in öldürüldüğü dehşetli bir çatışma yaşandı.

Şeyh “El-Kassam” iki arkadaşıyla birlikte 20 Kasım 1936 günü şehit edildi.

Şeyh İzzettin el-Kassam'ın Mezar taşı, üzerinde kendisine övgüler yer alıyor

Yaralılar da dâhil olmak üzere hayatta kalanlar tutuklanarak mahkemeye çıkarıldı ve iki yıl ile on beş yıl arasında hapis cezasına çarptırıldı.

Olay tüm Filistin'de acı ve üzüntüye neden oldu. Hayfa halkı, ülkenin farklı bölgelerinden gelen insanlarla birlikte şehitlerin cenazesi için görkemli bir tören düzenledi.

İzzettin El Kassam, cihadın ve mücadelenin sembolü haline geldi, fedakârlık ve kahramanlığa yeni bir tanım yükledi. 

Başlattığı mücadele ile İzzeddin el-Kassam bir direniş sembolü haline gelmiştir. 

İslami Direniş Hareketi Hamas, siyonist işgalcilere karşı düzenlediği operasyonlarla mücadele eden askeri kanadına “Şehit İzzeddin El Kassam Tugayları” adını verdi. Kassam adı, Kassam Tugayları'nın siyonist yerleşimlere attığı roketlere verildi. 

Şeyh İzzettin el-Kassam Mücahitleri tarafından tasarlarnan "KASSAM" roketleri