Euro

36,9802

Dolar

34,2297

Altın

3.025,27

haberler
Genel

Kurban ile ilgili merak edilenlere İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu'ndan cevaplar

Kurban Kesimi Şartları, Kurban Kesmenin Başlangıç ve Bitiş Vakti, Kurbanda vekalet ve kurban hakkında merak edilenlere, İTTİHADUL ULEMA FETVE KURULU'ndan verilen cevapları sizler için derledik.
  • Ekleme: 04.06.2024 13:15 Güncelleme: 22.06.2024 16:42
Kazim Sanlı
Kurban ile ilgili merak edilenlere İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu'ndan cevaplar

Kurbanın dinî dayanağı nedir?

Dini dayanağı ayeti kerimedir. Allah Kevser Suresinde Peygamber Efendimize kurban kes buyuruyor. Bir de Peygamberimizin bu konuda birçok hadisi var. Peygamberimiz her sene kurban kesmiş ve ümmetine de gücü yetenlerin kesmesini emretmiştir.

 

Kimler kurban kesmekle yükümlüdür?

Zengin olan insanlara İmam Hanefi’ye göre vaciptir. seferde olmayan insanlar. Hacca gitmiş insanlar misafirdirler, onlar üzerine vacip değildir. Fakir olanlar eğer ki çocuklarının rızkını kısıp kurban kesmesi uygun değildir.

 

Kurban keserken nelere dikkat edilmelidir?

Hayvan kıbleye yöneltilerek, sol tarafı üzerine yatırılarak ve sağ elle kesilmelidir. Bismillah ve tekbirlere dikkat edilmelidir. Kör bir bıçakla kesmemek lazım. Hayvana eziyet edilmemelidir. Hayvan yere vurulmamalı, yeri rahat olmalıdır.

 

Kurban Kesmenin Hükmü Hakkında Bilgi Verir misiniz?

Mezhep imamlarından sadece Ebu Hanife kurbanın vacip olduğu ve seferde olanlar hariç her sene kesilmesi gerektiği görüşündedir. Diğer imamlar, Ebu Hanife'nin iki öğrencisi İmam Muhammed, Ebu Yusuf ve bazı fakîhler ise kurbanın müekked sünnet olduğu görüşündedir (Zeydân, el-Camî' Fî'l-Fikhi'l-İslâmî II, 446).

Kurbanın vacip olduğunu söyleyenlerin delili Kevser Suresi'nde geçen “Rabbin için namaz kıl ve kurban kes!" ayeti ile İmam Müslim'in rivayet ettiği “Maddi imkânı olduğu halde kurban kesmeyenler mescitlerimize yaklaşmasın!" hadisidir. Aynı şekilde peygamber efendimizin (aleyhissalatu vesselam), hayatı boyunca kurban kesmeyi -seferde dahi olsa- hiç terk etmemesi, vacip olduğu görüşünü benimseyenlerin getirdikleri bir başka delilidir. Yine İbn Ömer (radiyallahu anh) şöyle demiştir: Allah Resulü Medine'de on yıl ikamet etti. Her yıl kurban kesiyordu (Tirmizî, Edâhî 9, No: 1507). Sevbân'ın (radiyallahu anh) rivayet ettiği bir başka hadiste ise Peygamber (aleyhissalatu vesselam), seferdeyken dahi kurban keserdi (Müslim, Edâhî 35, No: 1975). İmam Nevevî bu hadisin şerhinde, kurbanın seferde dahi meşru olduğunu bildirir. Ebu Hanife ise kurbanın vacip olduğunu söylediği halde, Hz. Ali'nin “Seferde ve Minâ'da kurban yoktur" rivayeti nedeniyle bu durumda olan kimselere kurbanın vacip olmadığı görüşünü tercih eder (Nevevî, Şerhu Müslim XIII, 152).

Kurbanın vacip olmadığını söyleyen imamlar ise Kevser suresinde geçen ayetin, kurbanın vacip olduğuna işaret etmediğini söyler. Zira “Rabbin için kurban kes!" ayetiyle kastedilen mana; kurbanın putlar için değil de, Allah için olması gerektiğidir. Efendimizin “Sizden birisi Zilhicce ayının onu girdiğinde kurban kesmeyi isterse, saçından ve tırnağından bir şey almasın!" (Müslim, Edâhi 39, No: 1977) hadisi de kurbanın vacip olmadığına işaret eden bir başka delildir. Zira Kurban vacip olsaydı Allah resulü “Sizden birisi, Zilhicce ayının onuncu günü girdiğinde kurban kesmeyi isterse..." diyerek kurban kesmeyi kişinin iradesine bırakmazdı (İbn Rüşd, Bidâyetü’l-Müctehid s.419).

 

Kurban Olarak Kesilecek Hayvanların Yaşlarıyla İlgili Bilgi Verir misiniz?

Deve, sığır, koyun ve keçiden başka hayvanları kurban olarak kesmek caiz değildir. Kurban olarak kesilecek hayvanların yaşları şöyledir:

• Sığır: Hanefî, Hanbelî ve Şafiîlere göre iki, Malikilere göre ise üç yaşını doldurmalıdır. 

• Koyun: Şafiîlere göre bir yaşını doldurmalı ya da süt dişleri düşmelidir. Hanefî ve Hanbelilere göre bir yaşındaki koyun gibi iri görünürse altı aylık kuzu kurban olarak kesilebilir.

• Keçi: Hanefî, Hanbelî ve Malikilere göre bir, Şafiîlere göre ise iki yaşını doldurmalıdır.

• Deve: Her dört mezhebe göre beş yaşını tamamlamalıdır.

 

Doğuştan Kulaksız ya da Küçük Kulaklı Hayvan Kurban Olur mu?

Peygamber (aleyhissalatu vesselam) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: Dört hayvanın kurban edilmesi caiz değildir: "Belirgin şekilde bir gözü kör olan, belirgin şekilde hasta olan, bir ayağı topal olan ve de kemiğinde ilik kalmayacak şekilde zayıf olan hayvanlar" (Ebu Dâvud, Edâhî 6, No: 2802). Allah Resulü bu hadiste, bir hayvanın kurban olmasına engel olan ayıpları genel hatlarıyla belirtmiştir. Fakihler, bu dört ayıptan herhangi birinin bulunduğu hayvanın kurban olamayacağı hususunda görüş birliği içindedir. Etin eksilmesine sebebiyet veren diğer kusurlar da hayvanın kurban olmasına mânidir. Örneğin kulağın kopuk olması, kurbanlık hayvanlarda bulunmaması gereken kusurlar arasındadır (Şirbînî, Muğni'l-Muhtâc, VIII, 68). Kulağı doğuştan küçük olan hayvanın kurban olabileceği hususunda fakihler arasında görüş birliği varken, kulaksız olarak doğan hayvan hakkında ise Hanbelî mezhebi hariç diğer üç mezhebe göre böyle bir hayvan kurban olarak kesilemez (Heytemî, el-Menhecü'l-Kavîm, s.484; el-Mevsûatü'l-Fikhiyyetü'l-Kuveytiyye, XXV, 89-90).

 

Kurban edilecek hayvanlar hangi özelliklere sahip olmalıdır?

Hayvan kör, sakat, hastalık nedeniyle çok zayıf olmamış olması lazım. Bütün dişleri düşmemiş olması lazım. Kulağı kesilmemiş olması lazım. İmam Şafii’ye göre kulağında en ufak kesik olan hayvan kurban olarak kesilemez. Ama İmam Hanefi’ye göre 3’te biri, diğer alimlere göre yarısı bile kesilmişse kurbanın kesilmesinde sıkıntı yoktur. Dolayısıyla Şafii mezhebine mensup kişiler diğer mezhepleri taklit edebilirler. Kurbanın kulağının yarısı bile kesilmişse Şafii mezhebi mensupları İmam Hanefi’yi taklit ederek kurban kesebilir. Yarısından fazlaysa olmaz. Hayvanın kulağı hiç yoksa o hayvan kurban olarak kesilmez. Lakin doğuştan kulağı küçükse kurban olarak o hayvan kesilebilir. Deli bir hayvan kurban olmaz.

 

Gebe hayvanın kurban edilmesi caiz midir? Kurbanlık hayvanın kurban edilmeden önce doğurması durumunda ne yapılmalıdır?

Gebe olan hayvanlar İmam Şafii mezhebinde bazı alimler kurban olamaz demiştir. Sebebi gebenin o hayvanı zayıflatmasıdır. Ama bazı alimler kesilebilir demiştir. Çünkü onun da bir et olduğunu ve kesilebileceğini belirtmiştir. Başka mezheplerde zaten kesilir. Kesilmeden önce hayvan doğum yapıyorsa o yavru da kesilmesi lazım. Kesilmesi için gelecek seneye bırakılsa yine olur.

 

Kurbanlık hayvanların gebeliğinin önlenmesi caiz midir?

Caizdir. Kısırlaştırılmış hayvanların eti daha temizdir. Hayvan kısırlaştırılabilir. Peygamber Efendimizin kestiği koçlar kısırlıymışlar.

 

Kuyruksuz veya kuyruğu kesik koyunlar kurban edilebilir mi?

İmam Şafii’ye göre olmaz. Kuyruğu kesilmiş olan koyunlar kurban olarak kesilmez. İmam Hanefi, İmam Ahmed, İmam Hambel gibi imamlara göre kuyruğu yarısından fazlası kesilmemişse kurban olur.

 

Kısırlaştırılmış hayvanlar kurban edilebilir mi?

Kurban edilmesi daha efdaldir. Çünkü kısırlaştırılmış hayvanın eti daha lezzetlidir.

 

Memeleri kusurlu olan hayvan kurban edilebilir mi?

İmam Şafii’ye göre eğer memeleri sakat ise olmaz. Ama İmam Hanefi ve İmam Ahmed’e göre kurutulmuş ise yapılabilir.

 

Kurbanlık hayvanı elektrik veya narkozla bayıltarak kesmek caiz midir?

Eğer ölüm durumuna gelmese caizdir. Fazla eziyet görmesin diye uyuşturarak hayvanı kesmek caizdir. Ama kesilmese ölecekse o caiz değildir.

 

Çift Cinsiyetli Hayvanın Kurban Edilmesi Caiz midir?

Çift cinsiyetli (hünsâ) hayvanın kurban edilmesini yasaklayan herhangi bir delil bulunmamaktadır. Fakihlerin çoğu bu konuda hemfikirdir (Şirbînî, Muğni’l-Muhtâc, VIII, 63).  Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam) hadis-i şerifte kurbana engel en önemli dört ayıbı şu şekilde sıralamıştır: "Belirgin şekilde bir gözü kör olan, belirgin şekilde hasta olan, bir ayağı topal olan ve de kemiğinde ilik kalmayacak şekilde zayıf olan hayvanlar" (Ebu Dâvud, Edâhî 6, No: 2802). Görüldüğü üzere hadiste zikredilen ayıplar arasında hünsâlık bulunmamaktadır. Asıl kusurlara kıyasen fakihler tarafından eklenen diğer eksiklikler arasında da hayvanın çift cinsiyetli olması kurbana engel olarak belirtilmemiştir.

 

Kurban Kesmede Zenginliğin Ölçüsü Nedir?

Ebu Hanife hariç fakihlerin çoğu kurban kesmenin müekked sünnet olduğu görüşündedir. Şafiî mezhebine göre kurban kesmede zenginliğin ölçüsü bayram günlerinde kurban alacak kadar fazla mala sahip olmaktır (Şirbînî, el-İknâ’, c.2 s.635). Hanefilere göre ise nisap miktarı kadar fazladan herhangi bir mala sahip olan kimse kurban kesmek ile mükelleftir (Semerkandî, Tuhfetü’l-Fukahâ, I, 362).

 

Kurban Kesiminde Besmele Şart mıdır?

Şafiî mezhebine göre kurban keserken besmele çekmek sünnettir. Bilerek veya unutarak terk edilirse hayvan leş olmaz. Diğer mezhepler ise besmelenin bilerek terk edilmesini caiz görmezken, unutulduğu takdirde hayvan yenilebilir görüşündedir. Ancak bilerek terk edilirse hayvan leş olur (Zuhâyli, el-Fıkhu'l-İslamî, III, 654).

 

Kurban Kesen Kimse Etin Tamamını Kendisine Ayırabilir mi?

Şafiî mezhebine göre kurbanın geçerli olabilmesi için hayvanın et olan kısmından bir miktarının çiğ olarak fakir veya yoksullara verilmesi şarttır. Böbrek, kuyruk yağı, ciğer, deri ve işkembe gibi kısımları vererek farz yerine getirilmiş olmaz. Kişi tamamını kendisi tüketirse veya zenginlere verirse bir miktar et satın alıp fakir veya yoksula vererek bunu telafi etmelidir. Kurbanda en faziletli olan, birkaç lokma yiyip geriye kalanını dağıtmaktır (Bâişen, Büşra'l-Kerîm, s.700). Hanefi mezhebine göre kan akıtmakla kurban yükümlülüğü yerine gelmiş olur, fakirlere verilmese de kurban geçerlidir. Ancak üçte ikisini dağıtmak sünnettir (Semerkandî

 

Bir hayvanın yenilmeyecek yerleri nerelerdir? Bu organların ne yapılması gerekir?

Hayvanın her tarafı yenilir. Hatta hayvanın gübre yerleri güzelce temizlenirse yemek caizdir. Cumhura, ulemaya göre hayvanın her tarafı yenilebilir., Tuhfetü’l-Fukahâ, III, 38).

 

Kurbanlık Hayvanların Derisi Satılır mı?

Kurbanlık hayvanların derisi satılmaz ve kesim ücreti olarak kasaba verilmez. Bu durum Hz. Peygamber'in (aleyhissalatu vesselam) hadisiyle nehyedilmiştir. Ebu Hureyre'den (radiyallahu anh) rivayet edildiğine göre Efendimiz “Kurban derisini satanın kurbanı yoktur" (Hâkim, Müstedrek, II, 452, No: 3468) diye buyurmuştur. Yine bir başka hadiste Allah Resulü, kesim ücreti olarak deriyi vermeyi yasaklamıştır. Hz. Ali (radiyallahu anh) şöyle der: Allah resulü (aleyhissalatu vesselam), bana kurbanın başında durmamı ve derisini dağıtmamı, kasaba (ücret olarak) vermememi emretti (Buhârî, Hac, 120, No: 1716; Müslim, Hac, 348, No: 1317).Kurban kesenin, kestiği hayvanın derisini sadaka olarak hayır kurumlarına vermesi daha faziletli olmakla birlikte kendisinin kullanması da caizdir. Rivayet edildiğine göre Hz. Aişe validemiz kurban olarak kestiği hayvanın derisinden kendisine su kabı edinirdi (İbn Hanbel, el-Müsned XXXXI, 212, No: 24676).

 

Seferi Olan Kimseye Kurban Vacip midir?

Kurban Hanefilere göre vacip, Şafilere göre ise müekked sünnettir. Yolculuk halinde bu hükmün geçerli olup olmamasıyla ilgili Hanefi mezhebi dışındaki imamlar, seferi olmanın kurban kesmeye engel olmayacağını söylerken, maddi imkânı yerinde olan her Müslümanın Kurban kesmesini sünnet olarak görürler. 

Hanefiler, yolculuğun meşakkat olduğunu söyleyerek kurbanın vacip olmayacağı görüşüne gider. Sahabelerden Ebubekir ve Ömer (radiyallahu anhuma)'nın yolculuk halinde kurban kesmediklerini delil getiren Hanefi imamları ayrıca Hz Ali'nin hadis niteliği taşıyan şu sözünü aktarırlar: Seferi olan kimseye Cuma namazı ve Kurban vacip değildir.

Hz Ali'den rivayet edilen ve Hanefiler tarafından delil olarak gösterilen bu hadis birçok muhaddis tarafından garip (tek kişi tarafından rivayet edilen hadis) olarak görüldüğü için diğer mezheplerce delil olarak kabul edilmemiştir (Zuhâyli, Mevsûatü'l Fıkhı'l İslami ve'l Kadâyâ'l Muâsıra III, 604).

 

Kurbanlık Hayvanlarda Bulunmaması Gereken Kusurlar Nelerdir?

Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam) şöyle buyurmuştur: Dört hayvanın kurban edilmesi caiz değildir: Belirgin şekilde bir gözü kör olan, belirgin şekilde hasta olan, bir ayağı topal olan ve de kemiğinde ilik kalmayacak şekilde zayıf olan hayvanlar (Ebu Dâvud, Edâhî 5, No: 2802). Sahih olarak varid olan bu hadiste geçen ayıpların kendisinde bulunduğu hayvanlar ittifakla kurban edilmez. Ancak bu hastalıklar hayvanda fazla belirgin değilse, kurban edilebilirler. Zira hadiste geçen “beyyin/açık" lafzı, bununla ilgili ölçüyü ortaya koymaktadır. Mesela bu ayıplardan sakatlıkla ilgili ölçü, hayvanın kurban edilecek yere kendiliğinden gidebilmesidir. Hadiste geçen kusurların dışında, hayvanın etini eksilten başka ayıplar da kurban olmaya mânidir. Buna binaen; 

Bir veya iki gözü çıkmış; dili, kulağı, burnu, eli, ayağı, memesi, meme uçları ve kaba et kısmı (kuyruğu) kopmuş hayvanlar kurban olarak kesilmez. Bunun yanında; kulağı delik olan, boynuzu beynine ulaşmayacak kadar kopan, yeme içmesine engel olacak kadar serkeşlik etmeyen hayvanlar kurban olarak kesilebilir. Şafiîlerin aksine Hanefilere göre dişlerinin çoğu dökülen hayvan kurban olmaz. Ancak hayvanı satın aldıktan sonra bu kusurlar oluşursa ve yenisini alma imkânı yoksa bu şekilde de kurban edilebilir (Zuhaylî, el-Fıkh’ul-İslamî III, 618; İbn Kudâme, el-Muğnî VIII, 11). İğdiş edilmiş yani yumurtalıkları alınmış hayvanı kurban etmekte bir sakınca yoktur. İmam Ahmed'in rivayetine göre, Ebû Râfi' (radiyallahu anh) şöyle demiştir: Allah Rasûlü iğdiş edilmiş iki alaca koçu kurban etti (Müsned, XXXIX, 285, No: 23860).

 

Satın Alındıktan Sonra Hayvanda Oluşan Yeni Kusur Kurbana Mani midir?

Kesilecek hayvanda bir kusurun bulunmaması kurbanın geçerli olma şartlarındandır. Ancak satın alındıktan sonra ihmal olmaksızın hayvanda yeni bir kusur meydana gelirse fakihlerin çoğunluğuna göre bu hayvanın kurban olarak kesilmesinde bir sakınca yoktur (İbn Kudâme, el-Muğnî VIII, 11). Konuyla ilgili rivayet edilen bir hadise göre Ebû Saîd el-Hudrî (radıyallahu anh) şöyle der: Biz kurban etmek üzere bir koç satın aldık. Sonra kurt onun kuyruğundan veya kulağından bir parça kaptı. Biz durumu Peygamber'e (aleyhisselatu vesselam) sorduk. O da (aleyhisselatu vesselam), onu kurban etmemizi emretti (İbn Hanbel, el-Müsned XVII, 374, No: 11274; İbn Mâce, Edâhî 9, No: 3146). Hanefî mezhebine göre böyle kimselerin durumuna bakılır; zenginse başka bir hayvan kesmesi gerekir, fakirse gerekmez; bu kestiği hayvan kurban olarak kabul edilir (Âlemgîriyye, el-Fetâva’l-Hindiyye V, 369). 

 

Hangi Hayvanı Kurban Olarak Kesmek Daha Faziletlidir?

Allah Teâla hac ve kurban ibadetiyle ilgili “Her kim Allah'ın nişanelerini yüceltirse, şüphesiz ki bu kalplerin takvasındandır" (Hac 32) diye buyurmaktadır. Allah'ın nişaneleri çok olmakla birlikte burada özellikle kurbana vurgu yapılmıştır. Ayette geçen "yüceltirse" kelimesine binaen kurban kesenin maddi imkânı yerindeyse en büyük ve en etli olanı seçmesi daha faziletlidir. Mesela kurban olarak koyun seçilecekse bunlardan boynuzlu ve eti bol olanın tercih edilmesinin ecri daha büyüktür. Hanefî ve Şafiî mezhebine göre bir kimsenin tek bir koyun kesmesi, ineğin yedi parçasından birine ortak olmasından daha evladır. Aynı şekilde yedi koyun, bir büyükbaş hayvandan daha faziletlidir. Kurban kesiminde şu sıralamaya dikkat etmenin mükâfatı daha büyüktür; deve, inek, koyun, deveye ortak olmak, ineğe ortak olmak. Küçükbaş hayvanlardan koyun, keçiden daha faziletlidir. Erkek hayvanlardan çiftleşmeyenler, doğurmayan dişi hayvandan üstündür. Bu ikisi yoksa ilk önce çiftleşen erkek, sonra doğum yapan dişi gelmektedir. Dolayısıyla doğum yapmayan dişinin tercih edilmesi, çiftleşen erkek koyunun tercih edilmesinden daha evladır (el-Mevsuatu'l-Fıkhiyyetu'l-Kuveytiyye, V, 99).

 

Kurban Olarak Belirlenen Hayvanın Satılması Caiz midir?

Şafiî Mezhebine göre kurban olarak belirlenen hayvanın satılması veya iyi de olsa bir başkasıyla değiştirilmesi caiz değildir. Hanbelî mezhebine göre ise daha iyisiyle tebdil edilmesinde bir sakınca yoktur. Maliki mezhebi sadece nezir olarak belirlenen hayvanın satışını haram olarak görürken, Hanefiler kurbanlıkları değiştirmenin tahrimen mekruh olduğunu söyler.

 

Kurban Olarak Belirlenen Hayvandan Doğan Yavruyu Satmak Caiz midir?

Kurban olarak belirlenen hayvandan doğan yavruyu satmak Hanefilere göre tahrimen mekruhtur. Çünkü sütü ve yünü gibi yavru da anneye tâbidir. Diğer mezhepler ise satmanın haram olduğunu söyleyerek, annesi gibi kesilmesi gerektiği görüşündedirler. Satıldığı takdirde elde edilen paranın sadaka olarak verilmesi gerekir (el-Mevsûatu'l-Fikhiyyetu'l-Kuveytiyye V, 97).

 

Kurban Kesmenin Başlangıç ve Bitiş Vakti

Şafiî mezhebine göre kurban kesimi bayramın ilk günü güneş doğduktan sonra bayram namazı kılacak kadar vaktin geçmesiyle birlikte başlar teşrik günlerinin 3'üncü günü yani bayramın son günü güneş batana kadar devam eder (Bâişen, Büşra'l-Kerîm, s. 699-700). Hanefî mezhebine göre bayram namazının kılındığı yerlerde namaz kılındıktan sonra, kılınmadığı yerlerde ise imsak vaktiyle birlikte kurban kesilebilir. Hanefilere göre kurbanın son vakti ise teşrik günlerinin ikinci günü yani bayramın 3'üncü günü akşam gün batımına kadardır (Mevsilî, el-İhtiyâr, III, 307). Her iki mezhebin esas aldığı vakitten önce veya sonra kesilen hayvan kurban sayılmazken normal et yerine geçmiş olur.

 

Bayramın 4. Günü Kurban Kesilir mi?

İslam âlimlerinin ittifakıyla kurban, bayram namazından sonra kesilmelidir. Bayram namazından önce kesilen kurban, Peygamber  (aleyhissalatu vesselam)'ın hadisiyle normal günlerde kesilen hayvandan ibaret olur. Berâ (radiyallahu anh) der ki:

Allah'ın resulü (aleyhissalatu vesselam) kurban günü namazdan sonra, bize bir hutbe vererek şunları söyledi: "Kim bizim namazımızı kılar ve kurbanımızı keserse (bizim sünnetimize uygun olan bir) amel işlemiş olur. Kim de kurbanı namazdan önce keserse, kesilen bu kurbanlık ailesine ziyafet için kesilmiş olur" (Buhârî, Müslim, Tirmizî, Nesaî).

Şafi mezhebine göre bayramın dördüncü günü güneş batana kadar kurban kesilebilir. Diğer üç mezhebe göre ise kurban kesimi bayramın üçüncü günü akşam namazına kadardır. Bundan sonra kesilen hayvanlar, kurban hükmünü almaz.

 

Mezbahanede Etler Değiştirilirse Kurban Geçersiz Olur mu?

Kişinin kurban olarak keseceği hayvanın etinden yemesi sünnettir. Ancak tamamını sadaka olarak dağıtması daha faziletlidir. Malum olduğu üzere kırsal kesimler hariç günümüzde kurbanlık hayvanların büyük çoğunluğu vekâlet yoluyla kesilmektedir. Özellikle bu iş için köprü görevi gören hayır kurumları, kurbanlık hayvanları fakirlere dağıttıkları gibi sahiplerine de bir pay vermektedirler. Verilen bu payın kurban sahibinin tayin ettiği hayvanın etinden olabileceği gibi -ki bu daha faziletlidir- başkasınınki de olabilir. Bu durum, kurbanın sıhhatine zarar vermez. Kurban kesenler fakir ise etlerini birbirlerine sadaka olarak vermiş olurlar. Zenginlerse hediye etmiş sayılırlar.

 

Kurban Olarak Kesilecek Hayvanın Sütünden ve Yününden İstifade Edilebilir mi?

Kurban için özel bir hayvan belirtilmemişse yani seçilip kesilmesi kararlaştırılmamışsa sürü içerisinde bulunan hayvanlardan her türlü şekilde istifade edilebilir. Bu durumda kişi kurban günü geldiğinde hayvanlardan birini seçip keser. Ancak kurban için özel bir hayvan tayin edilmişse belirlenen hayvanın sütünden, yününden ve doğan yavrusundan istifade etmek uygun değildir. Hanefî mezhebine göre kurban kesen kişi ister fakir olsun ister zengin olsun hayvanın sütünü sağıp içmesi ve yününden istifade etmesi tahrimen mekruhtur. Şafiî mezhebine göre koyunun yavrusundan arta kalan ya da sağıldığı takdirde etinin eksilmesine sebebiyet vermeyen sütten istifade edilebilir. Yünüyle ilgili hüküm de aynıdır; yünün kırpılması daha faydalıysa alınmasında bir sakınca yoktur. Kendisi kullanabileceği gibi, tasadduk etmesi daha faziletlidir (el-Mevsûatü'l-Fikhiyyetü'l-Kuveytiyye, V, 96). 

 

Kurban eti, derisi, bağırsakları gibi kurban ürünlerinin satılması caiz midir?

Caiz değildir. Hayvanın hiçbir parçası satılmaz.

 

Kurbanlık Hayvanı Kestikten Sonra Sağ Çıkan Yavrunun Durumu 

Ebu Saîd el-Hudrî (radıyallahu anh) şöyle der: Allah Rasulüne (aleyhissalatu vesselam) Ya Rasulallah biz karınlarında yavrusu olan deve, inek ve koyun kesiyoruz. Bunları atalım mı yiyelim mi? diye sorduk. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) “dilerseniz yiyin çünkü annesinin kesilmesi yavrusunun kesilmesi demektir” buyurdu (Ebû Dâvûd,  Edâhî 18, No: 2827). Bu hadise istinaden cumhur, ister sağ ister ölü olsun çıkan yavrunun kesilmesine gerek olmaksızın yenilebileceği görüşünü benimser. Ebu Hanife ise yavrunun ölü çıkması durumunda leş olup yenilemeyeceği, sağ çıkması durumunda ise kesildikten sonra yenilebileceği görüşündedir. Çıkan yavrunun yenilebilmesi için Malikiler yavrunun yaratılış bakımından tamamlanmış olması ve kıllarının çıkmış olma şartını koşarken Şafiiler bu şartları koşmaksızın yenilmesinin caiz olduğunu söyler (İbn Rüşd, Bidayetü’l-Müctehid s. 432).

Bununla birlikte karnında yavrusu bulunan hayvanın kurban olarak tercih edilmemesi daha uygundur. Ancak hamile hayvan kurban olarak kesilmişse geçerlidir. Zikredilenlerin yanı sıra çıkan yavru yaşayabilecek durumda ise bunun satılıp parasının da tasadduk edilmesi kurbanın ruhuna daha uygundur (Bilmen, Büyük İslam İlmihali s.392).

 

Vekâlet yoluyla kurban kesilebilir mi? Kişinin bulunduğu şehir veya ülke dışında vekaletle kurban kestirmesinin hükmü nedir? 

Vekaletle kurban kestirmek caizdir. Afrika’da, Yemen’de, bazı ülkelerde çok fakir insanlar vardır. İnsanlar vekalet aracılığıyla kurbanlarını kestirip fakirlere verebilir.

 

Kişinin Kurban Kesmesi, Başkasına Vekalet Vermesinden Daha İyidir!

Kurbanı kesmesi için başkasına devretmektense kişinin bizzat kendisinin kesmesi daha iyidir. İlla başkasına devredecekse kesimi düzgün yapan güvenilir birine vermesi gerekir. Gözleri görmeyenler ve kadınlar kurban kesmeye güç yetirseler dahi erkeğe vekâlet vermeleri daha evladır. 

 

Kadının Kurban Kesmesi Caiz midir?

Allah Resulü (aleyhissalatu vesselam) döneminde bir cariyenin kestiği koyunun hükmü kendisine sorulunca Peygamber (aleyhissalatu vesselam) kurbanın yenilebileceğini belirtti (Buhârî, Zebâih, 19, No: 5505). Hadisten de anlaşılacağı üzere kurban kesmenin caizliği konusunda kadın ile erkek arasında bir fark yoktur. Dolayısıyla ister küçük baş olsun ister büyük baş, kadınların gerekli şartlara uygun olarak kestiği kurbanlar geçerlidir (Nevevî, Mecmû, X, 92).

 

Kocayla Birlikte Kadın da Kurban Kesmeli mi?

Sadece bir nafakayla geçinen aile efradı, ne kadar kalabalık olursa olsun içlerinden birinin kurban kesmesi diğerlerinin üzerinden bu hükmü kaldırır. Bu tür ailelerin kurban kesmesi sünnet-i kifâyedir. Ancak kadının maddi imkanı yerindeyse ayrıca kendisi de bu ibadeti yerine getirebilir. Bu durumda kestiği kurbanın ecrini alır (Zeydân, el-Câmî' Fî'l-Fikhi'l-İslâmî II, 450).

 

Ortak Kesilen Kurbanlarda Niyet Birliği Şart mıdır?

Hanefî mezhebine göre ortaklaşa kesilen kurbanlarda taraflardan biri salt et yemek veya satmak maksadıyla hayvana ortak olursa geriye kalanların kurbanı geçersiz olur. Ancak akika, nezir, hedy, ceza veya herhangi bir sebebe bağlı olmaksızın sünnet olarak kesilen hayvanlarda niyet birliği şart değildir. Bununla birlikte Hanefilere göre esas itibariyle ibadet olsa da niyet farklılığı mekruhtur; asıl olan aynı sebeple yedi kişinin bir kurbana ortak olmasıdır. Hanbelî ve Şafiîler ise kurban kesenin niyetinin bir başkasının niyeti üzerine etki etmeyeceği görüşünü benimseyerek, yedi kişiden birinin et maksadıyla hayvana ortak olmasının diğerlerinin niyetine zarar vermeyeceğini belirtir (Şirbînî, Muğni'l-Muhtâc V, 566).

 

Bir kimsenin, oğlunun veya bir başkasının bağışladığı para ile kurban alıp kesmesi durumunda bu, kurban sayılır mı?

Bir insan para bağışlarsa o parayla gidip bir hayvan alıp kesebilir. O para onun mülkiyeti olmuştur. 

 

Cünüp veya Hayızlı Kişi Kurban Kesebilir mi?

Kurban kesebilecek kişilerde bulunması gereken şartlar hadislerde ve fıkıh kitaplarında belirtilmiştir. Bunlar arasında taharet şartı yoktur. Cünüp bir erkeğin veya hayızlı bir kadının kestiği kurban geçerli olmakla birlikte taharet hususuna riayet etmeleri daha iyi olur (Nevevî, Mecmû, X, 94).

 

Kurban kesen kasaba ücret vermek caiz midir? Kurban etinin bir kısmı veya derisi kesim ücreti olarak verilebilir mi?

Kurbanda ne et, ne deri ne de sakatat kasaba verilmez. Ancak kurban kesen kurban sahibi cebinden ücreti vermelidir. Hayvanın herhangi bir şeyini verse veya nezir hayvandan bir şey verse kişi tekrar kasaba gidip yeni bir hayvan alıp etini fakirlere vermesi lazım. Bir insan vacip, nezir olan kurbandan yemişse o miktarla kasaptan et alıp fakirlere vermelidir.

 

Kredi kartıyla kurban satın almak caiz midir?

Kurbanı alan bir insan malı varsa kurban miktarınca borç alabilir. Bu kredi kartı da olabilir. Kredi kartıyla alması caizdir.

 

Banka kredisiyle kurban kesilebilir mi?

Kredi eğer faizle olsa kurban kesilmez. Kurban sünnettir. Faiz ise büyük bir haramdır. Bu günahla kurban keserse günahı sevabından bin kat daha fazla olur.

 

Taksitle kurban alınabilir mi?

Alınabilir. Onun mülkiyeti olduktan sonra caizdir. Kişi bir mal aldıktan sonra onun mülkiyeti olur. Onun mülkü olduktan sonra kurban kesilebilir.

 

Vekâleten kurban kesen hayır kurumları ve kendilerine kurban eti verilenler, kesilen kurbanların etlerini satabilirler mi? Bu etleri daha sonra mislini almak üzere kasaplara verebilirler mi?

Kurban eti satılmaz. Ancak kurban eti fakirlere verilirse bu onların mülkiyeti olur ve onlar satabilirler. Ama vekalet olarak kurban eti satılmaz. Hatta zenginlere verilen kurban eti satılmaz. Onlar eti yemeleri lazım, çünkü onlara hediye olarak verilmiştir. Fakirler satabilir, zenginler satamazlar.

Son Eklenenler

Çok Okunanlar

Çerez Politikası

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "çerez politikasını" inceleyebilirsiniz.