Karakoçan`da cuma namazı sonrası Karakoçan Sivil Toplum Kuruluşları, Merkez Camisinden başlayarak Saat Kulesi`ne oradan da Orta Park'a kadar vatandaşlarla beraber Gazze`de yaşanan soykırıma karşı yürüyüş ve basın açıklaması düzenledi.

Erkek ve bayanların katıldığı yürüyüşe vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Orta Park'ta basın açıklamasının tamamını karne alan öğrenciler tertip etti. Program ortaokul öğrencisi Taha Yasir Özben`in Kur`an-ı Kerim`i okuması ile başladı. Ruveyda Nermin Hacıbekiroğlu adlı kız öğrencinin Kudüs konulu okuduğu şiir duygulu anlar yaşattı.

Basın açıklamasını Ahmet Yasin Akdoğan adlı öğrenci okudu.

Duygu dolu basın açıklamasında Akdoğan Gazze`de yaşanan katliamı şu sözlerle dile getirdi;

“Ey Gazzeli Kardeşim! Sizlere yaşamayı bile çok gördüklerini çok iyi biliyoruz”

“Gökyüzünden bizim üzerimize yağmur ve kar yağarken, sizlerin üzerine tonlarca ağırlığında bombalar yağdı. Bizim gecelerimizi havai fişekler aydınlatırken, sizin gecelerinizi misket bombalarının can yakan ateşi aydınlatıyor. Biz burada oyuncaklarla oynarken, sizler evlerinizin molozları arasında şehadet oyunları oynuyorsunuz. Bizlerden yaşı yetenler yılda sadece bir ay oruç tutarken, sizlerin yokluğun pençesinde aylardır oruçlar tuttuğunuzu da biliyoruz. Bizler bugün eğitimimizi tamamlayarak karnelerimizi aldık ama sizin okullarınızın bombalandığını, zalim siyonistlerin sizlere okumayı bile çok gördüklerini de biliyoruz. Okumak da bir şey mi?! Sizlere yaşamayı bile çok gördüklerini çok iyi biliyoruz maalesef.” dedi.

“Yaşanan tüm bu sıkıntılara rağmen umutsuzluğa kapılmadığınızı ve “Allah bizimledir” dediğinizi de biliyoruz.”

Gazze`de yaşanan acıyı paylaştıklarını dile getiren Akdoğan,

“Ey ümmetin yetim kalmış kahraman evlatları “Acınız acımızdır” diyerek bugün sizler için meydanlardayız. Her ne kadar birbirimizden uzakta olsak da kalplerimizin sizinle ve Filistin'deki tüm çocuklarla çarptığını, tüm öfkemiz ile vahşi düşmanınızın karşısında ve tüm sevgimiz ile yanınızda olduğumuzu bilmenizi isteriz. Evlerinizi, okullarınızı ve hastanelerinizi yıkan, arkadaşlarınızı ve kardeşlerinizi öldüren, anne ve babalarınızı tutuklayan ve hiçbir kural tanımayan zalim bir düşmanın baskısı altındasınız. Ama yaşanan tüm bu sıkıntılara rağmen umutsuzluğa kapılmadığınızı ve “Allah bizimledir” dediğinizi de biliyoruz.” dedi.

"Mescidi Aksa’yı özgürlüğe kavuşturan Selahaddin-i Eyyubi gibi özgürlüğünüz için çalışacağız"

Gazze`de yaşanan soykırım ile Gazzelilerin göstermiş olduğu imani duruştan çok şey öğrendiklerini belirten minik Akdoğan şunları dile getirdi;

“Biliyor musunuz bize çok şey öğrettiniz! Allah’a güvenmeyi, umutsuzluğa kapılmamayı, sabretmeyi, arkadaşlarımızla beraber bir olmayı bize öğrettiniz. Şu an okula gidemediğinizi, oyunlar oynayamadığınızı, sevdiklerinizin birer birer hayattan koparıldığını görüyoruz. Siz ki annesiz, babasız, belki de hayatta dayanacak bir akrabası dahi kalmamış mazlumlarsınız! Sizin bu halinizi görüyor ve çok üzülüyoruz. Elimizden duadan başka bir şey gelmiyor maalesef. Dualarımızda Rabbimize yakarıyor ve sizleri bir an önce bu soykırımcı katillerden kurtarmasını diliyoruz.Dünya, size yapılan bu zulme karşı sessiz kalıyor. Bu da kötüleri daha da cesaretlendiriyor. Ama bizler Karakoçan’da bir araya gelerek şöyle haykırıyoruz. Ve diyoruz ki: Bizler sizlerin yanında olacak ve sizlere yapılan bu haksızlığa ve zulme sessiz kalmayacağız. Mescidi Aksa’yı özgürlüğe kavuşturan Selahaddin-i Eyyubi gibi özgürlüğünüz için çalışacağız. Ve size söz veriyoruz; Âlim olup bu davayı her yerde anlatacağız. Mühendis olup sizi koruyacak teknolojiler geliştireceğiz. Yazar olup dünyaya hikayenizi anlatacağız. Asker olup sizi kurtarmaya geleceğiz. Sizi çok seven ve sizinle Aksa’da buluşmak İsteyen Karakoçan’lı kardeşleriniz.” dedi.

Son olarak size seslenmek istiyoruz Karakoçanlı abilerim , ablalarım, arkadaşlarım diyen Akdoğan herkesi boykota çağırarak şunları dile getirdi;

“Unutmayalım ki biz siyonistlerin ürünlerini yemezsek ölmeyiz ancak onları alırsak kardeşlerimiz ölür!”

“Aldığımız ürünler kardeşlerimize bomba olup yağmasın! Yediğimiz, içtiğimiz ürünler işgalcilere veya onlara destek verenlere ait olmasın. Siyonist ürünlere alternatif çok sayıda ürün bulunuyor. Yerli olanı destekleyelim bu zulümden beri olalım. Boykotu en iyi şekilde uygulayıp, bu konuda alışveriş yaptığımız yerleri de bu konuda hassas olmaları konusunda uyaralım. Unutmayalım ki biz siyonistlerin ürünlerini yemezsek ölmeyiz ancak onları alırsak kardeşlerimiz ölür!” dedi.

Nurullah Yıldız adlı öğrencinin okuduğu dua ile program sona erdi. (İLKHA)