Hizbullah Cemaati liderlerinden Selahaddin Ürük şehadetinin sene-i devriyesinde; yakınları, sevenleri ve dava arkadaşları tarafından mezarı başında yad edildi.

Bitlis soğukları Sibirya'yı andırıyor Bitlis soğukları Sibirya'yı andırıyor

Adana’nın Pozantı ilçesinde 2001 yılında düzenlenen bir baskında katledilen Hizbullah Cemaati’nin önde gelen isimlerinden Selahaddin (Sülhaddin) Ürük, yakınları ve sevenleri tarafından Mardin’in Mazıdağı ilçesinde bulunan kabri başında düzenlenen anma programı ile yâd edildi.

Çok sayıda kişinin katıldığı program Kur’an-ı Kerim tilavetinin okunmasıyla başladı.

Mazıdağı Peygamber Sevdalıları gönüllüsü Ekrem Açılan, günün anlam ve önemi hakkında yaptığı konuşmada, Şehit Ürük’ün şahsiyetinden ve davaya yaptığı hizmetlerden bahsetti.

Açılan, “Nasıl bugün eli ve ağzı kanlı kâfirler Müslümanlara saldırıyorlar ve onları şehit ediyorlarsa sizleri de şehid ettiler. Şehadetiniz mübarek olsun. Sizin gibi liderlerin hasreti kalbimizdedir. Sizlerin şehadeti bizleri çok üzdü, fakat biliyoruz ki Allah u Teâlâ sizlere en yüksek makamı vermiştir. Bizler burada şehitlerin vasfını veremeyiz. Belki sözlerimizi onlarla güzelleştiririz. Neden bizler onlardan bahsedemeyiz? Bizler onlara karşı mahcubuz. Bunlardan biri mücadelemizde gösterdiğimiz gevşekliktir.”

Şehitlerin davasının Hazreti Peygamberi'n davası olduğunun altını çizen Açılan, “Bizlerden önce Allah-u Teâlâ zaten şehitleri kutsal kitaplarda övmüştür. Bundan dolayı Peygamber Efendimiz Aleyhisselam ve tüm peygamberler şehit olmayı arzu etmişlerdir. Peygamber Efendimiz Aleyhisselam bir hadislerinde ahirette gökyüzünde bazı kandiller olduğunu ve peygamberler dahil herkesin onlara gıpta ettiğini ve onların şehitlerin makamı olduğunu söylemiştir. Bakara Suresi 156’ncı ayette, ‘Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin onlar diridirler sizler farkında değilsiniz’ buyrulmaktadır. Başka bir ayette de bunlara ilaveten Allah katında rızıklandırıldıklarını ve Müminlere bir korku olmadığını müjdelemek istediklerini ifade edilmektedir. Burada bulunan Şehid Selahaddin abiyle arkadaşlık yapanlar vardır. Bu duruma bizden çok daha iyi şahitlik etmişlerdir. Malını, makamını ve mevkisini ortaya koyan Selahaddin abiye şahidiz.” şeklinde konuştu.

Bu davanın Allah’ın davası olduğunu ve şehidler gibi çalışılması gerektiğine vurgu yapan Açılan, “Bizler şehitler gibi çalışmalı ve çaba göstermeliyiz ki bizden sonraki nesiller de bizlerin şehitleri anladığı gibi onlar da anlasınlar. Bu yüzden vaktimizi ve çalışmamızı ona göre ayarlamalıyız. Onun için Şehit Hatip, Şehit Abdulvahhap Hoca, Şehit Selahaddin gibi şehidler bizim baş tacımızdır. Bunlar abilerimiz, öncülerimiz, kardeşlermizdir. Onların davaları bizim boynumuza borçtur. Onların davaları Peygamber’in davasıdır, Ebubekir’in, Ömer’in, Osman’ın ve Ali’nin davasıdır. Bu dava yücedir, büyüktür. Bu yüzden Şehid Rehber, ‘Bu dava çok yücedir. Ondan dolayı da en azizlerimi feda etmeliyiz' demişti.” ifadelerini kullandı.

Yad programı dua ile son buldu.