Şanlıurfa'da Şanlıurfa Sivil Toplum Kuruluşları Platformu ve İl Milli Eğitim Müdürlüğünün ortaklığında düzenlenen Kudüs temalı okullar arası yarışmaların ödül töreni gerçekleştirildi.
Şanlıurfa Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tarafından İl Milli Eğitim Konferans Salonunda düzenlenen programa Araştırmacı Yazar Ramazan Kayan, İl Milli Eğitim Müdürü Asım Sultanoğlu, STK temsilcileri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda; Şanlıurfa Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Dönem Sözcüsü ve Şanlıurfa Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı İbrahim Halil Güven ve Milli Eğitim Müdürü Asım Sultanoğlu selamlama konuşması gerçekleştirdi.
"Unutulan soykırım tekrarlanır"
Programda bir konuşma yapan Araştırmacı Yazar Ramazan Kayan, "Bize kurulan tuzaklardan biri de unutturmak. Unutmayacağız. Aliya İzzetbegoviç merhumun güzel bir sözü var; 'Evlat soykırımı unutma, unutulan soykırım tekrarlanır.' Gençliğimize yönelik en ciddi 3 tehlikeye özellikle dikkat çekmek isterim; hafızasızlaştırmak, iradesizleştirmek ve itibarsızlaştırmak. Şanlıurfa'da gençlerimiz bu üç projeye karşı sistematik bir şekilde hafızasızlaştırma, iradesizleştirme ve itibarsızlaştırma projesine karşı duruşlarını ortaya koydular. Kudüs merkezli bu etkinliği ortaya koymakla çizgilerini netleştirdiler. Bu duyarlılığın sadece sıcak günlerde sınırlı kalmayacağına inanıyorum. Özellikle sivil toplum kardeşlerimizin, eğitimci dostlarımızın bu ruhun, bilincin diri kalması, iradelerin güçlenmesi, gelecekle ilgili iddialarımızın tahkim ve teyidi için bu süreçlerin oldukça anlamlı olduğunu, bu etkinliklerin mutlaka ve mutlaka gerekli olduğunu düşünüyorum." dedi.
"Kudüs'süzlük bizim kaderimiz mi yoksa Kudüs'süz kalmak bizim kusurumuz mu?"
107 yıldır İslam ümmetinin Kudüs'süz yaşadığını belirten Kayan, "Şöyle bir gerçeğimiz var; tam 107 yıldır Kudüs'süz yaşıyoruz. Yıl 1917 şimdi de 2024'lerdeyiz. Bu ümmet 107 yıldır Kudüs'süz yaşıyor. Kudüs'süzlük bizim kaderimiz mi yoksa Kudüs'süz kalmak bizim kusurumuz mu? Aslında ümmetin kaderiyle Kudüs'ün kaderi aynıdır. Tarihe bakın, ne zaman Kudüs özgür ise ümmet de özgürdür. Kudüs ne zaman düştü ise ümmet de düştü. Kudüs bir hak ediştir. Hak ettiğimiz zaman Allah bize nasip edecektir. Kudüs bir sonuçtur. Sonucu hasıl edecek olan, getirecek olan sürece bakmamız lazım. Sefere odaklanmamız lazım. Sınavımızı gözden geçirmemiz lazım. Kudüs'ün özgürlüğü niçin gecikiyor? 107 yıllık parantez niçin kapanmıyor? Allah azze ve celle Kudüs'ün özgürlüğünü temiz ellere tevdi etmek istiyor. Kirli hayatlara, karanlık ilişkilere, şaibeli ve şikeli dünyaların parçası ve pazarı haline gelmiş olanlara Allah azze ve celle Kudüs'ü nasip etmiyor." diye konuştu.
"Özgür Mescid-i Aksa'nın rüyasını şimdiden görmeye başladık"
Kayan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle Gazze'den esen rüzgârı iyi takip edeceğiz. Tüm dünyayı silkeleyen, etkileyen bir Gazze rüzgarını Rabbim bizlere nasip etti. Aksa Tufanı ile şu an sadece, 2 milyar İslam ümmetini kast etmiyorum, 8 milyar insanlığın etkilendiği bir rüzgârdan bahsediyorum. Şu an tüm dünyayı silkeleyen bir Gazze ruhunu Allah bizlere nasip etti. Yine tüm insanlık yeni rüyalar görme ve bizler de özgür Mescid-i Aksa'nın rüyasını şimdiden görmeye başladık. Kabusların yerini güzel rüyalar almaya başladı. Ancak tüm bunlar bedel gerektiriyor. Tüm bunlar için çile, maliyet gerekiyor. Kudüs Müslümanlarındır ama hangi Müslümanların? Hangi Müslümanlar Kudüs'ün özgürlüğüne, Kudüs'ün iktidarına, Kudüs'ün kurtuluşuna layıktır; tarihi oturup inceleyeceğiz. Selahaddin Eyyubi'ye, Hazreti Ömer'e nasip olan Kudüs eğer bugün bize nasip olmuyorsa ilkelerimizi, duruşumuzu, çizgimizi ve hayatımızın akışını, yürüyüşümüzü gözden geçirmemiz gerekecektir."
Program, ödül takdiminin ardından sona erdi.