Alman medyasına göre, bu işaretin kamuya açık yerlerde ve sosyal medyada kullanılmasını yasaklayan ve kullananların cezalandırılmasını öngören bir yasa kabul edildi.
Alman hükümeti daha önce de mültecilerin sadece siyonist işgalini eleştiren ve Filistin'i destekleyen sosyal medya paylaşımlarına yorum yaptıkları için sınır dışı edilmelerine izin veren bir kararı onaylamıştı.
Alman medyasına göre Federal Bakanlar Kurulu, İçişleri Bakanı Nancy Wieser tarafından sunulan ve Berlin'e göre Filistin'i destekleyen tüm faaliyetleri kapsayan "terörist eylemleri" gerçekleştiren herkesin göçmenlik makamları tarafından sınır dışı edilebilmesini öngören benzer bir projeyi onayladı.
Buna göre yetkililer, bir sosyal medya paylaşımını "beğenmek" kadar basit olsa bile, Filistin yanlısı herhangi bir faaliyet için oturma iznini iptal etme yetkisine sahip.
Almanya, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın başlamasından bu yana siyonist işgalini en çok destekleyen ülkelerden biri olmuş, işgalcilere silah ihracatını iki katına çıkarmış ve uluslararası toplum önünde desteklemiş, Gazze Şeridi'ni destekleyen tüm gösterileri engellemiş, Filistin lehine çıkan tüm seslere karşı çıkmış ve Gazze'de çocukların öldürülmesine karşı çıktıkları için pek çok kişi işlerinden atılmıştı.
Almanya ayrıca, siyonistlerin Gazze Şeridi'ne yönelik altı ay süren katliamı sırasında Filistinlilere karşı "soykırım işlenmesini kolaylaştırdığı" gerekçesiyle Nikaragua tarafından kendisine karşı açılan davada Uluslararası Adalet Divanı (UAD) önünde hesap veriyor.
Nikaragua başvurusunda Almanya'nın "Nazi Soykırımının ardından 1948 yılında imzalanan Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesini ihlal ettiğini" belirtti.
Başvuruda ayrıca "Almanya, İsrail'e askeri teçhizat göndererek ve Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mülteciler için Yardım ve Çalışma Ajansı'na (UNRWA) fon sağlamayı durdurarak soykırım suçunun işlenmesini kolaylaştırmaktadır." denildi